Inherited from Ottoman Turkish برباد (berbād),[1][2][3] from Persian برباد دادَن (bar-bâd dâdan, “to destroy, to ruin”, literally “to cast it into the wind”).[4]
berbat
present tense | ||||
---|---|---|---|---|
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I am) | berbatım | berbat mıyım? | berbat değilim | berbat değil miyim? |
sen (you are) | berbatsın | berbat mısın? | berbat değilsin | berbat değil misin? |
o (he/she/it is) | berbat / berbattır | berbat mı? | berbat değil | berbat değil mi? |
biz (we are) | berbatız | berbat mıyız? | berbat değiliz | berbat değil miyiz? |
siz (you are) | berbatsınız | berbat mısınız? | berbat değilsiniz | berbat değil misiniz? |
onlar (they are) | berbat(lar) | berbat(lar) mı? | berbat değil(ler) | berbat değiller mi? |
past tense | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I was) | berbattım | berbat mıydım? | berbat değildim | berbat değil miydim? |
sen (you were) | berbattın | berbat mıydın? | berbat değildin | berbat değil miydin? |
o (he/she/it was) | berbattı | berbat mıydı? | berbat değildi | berbat değil miydi? |
biz (we were) | berbattık | berbat mıydık? | berbat değildik | berbat değil miydik? |
siz (you were) | berbattınız | berbat mıydınız? | berbat değildiniz | berbat değil miydiniz? |
onlar (they were) | berbattılar | berbat mıydılar? | berbat değildi(ler) / değillerdi | berbat değil miydiler? |
indirect past | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I was) | berbatmışım | berbat mıymışım? | berbat değilmişim | berbat değil miymişim? |
sen (you were) | berbatmışsın | berbat mıymışsın? | berbat değilmişsin | berbat değil miymişsin? |
o (he/she/it was) | berbatmış | berbat mıymış? | berbat değilmiş | berbat değil miymiş? |
biz (we were) | berbatmışız | berbat mıymışız? | berbat değilmişiz | berbat değil miymişiz? |
siz (you were) | berbatmışsınız | berbat mıymışsınız? | berbat değilmişsiniz | berbat değil miymişsiniz? |
onlar (they were) | berbatmışlar | berbat mıymışlar? | berbat değilmiş(ler) / değillermiş | berbat değil miymişler? |
conditional | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (if I) | berbatsam | berbat mıysam? | berbat değilsem | berbat değil miysem? |
sen (if you) | berbatsan | berbat mıysan? | berbat değilsen | berbat değil miysen? |
o (if he/she/it) | berbatsa | berbat mıysa? | berbat değilse | berbat değil miyse? |
biz (if we) | berbatsak | berbat mıysak? | berbat değilsek | berbat değil miysek? |
siz (if you) | berbatsanız | berbat mıysanız? | berbat değilseniz | berbat değil miyseniz? |
onlar (if they) | berbatsalar | berbat mıysalar? | berbat değilseler / değillerse | berbat değil miyseler? |