10 Results found for "helâl".

helâl

helâl (karşılaştırma daha helâl, üstünlük en helâl) İslâm dininin kurallarına aykırı olmayan Nikâhlı eş Kurallara, geleneklere uygun (olarak) Arapça هلال...


helal

çeviriler helal (belirtme hâli helalı, çoğulu helallar) [1] (mecaz) Nikahlı eş helal [1] Kurallara ve geleneklere uygun olarak helal [1] helal [1] Arapça...


helâl etmek

helâl etmek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi helâl eder) [1] Tanrı'yı tanık tutarak (bir şeyi) bağışlamak Türk Dil Kurumuna göre "helâl etmek" maddesi...


helal süt emmek

helal süt emmek helal süt emmek [1] Doğru yoldan ayrılmamak....


hakkını helal etmemek

hakkını helal etmemek [1] Hakkını, emeğini bağışlamamak. [1] "...oğlumun hatırına dokunursan hakkımı helal etmem sana."...


hakkını helal etmek

hakkını helal etmek hakkını helal etmek [1] Verdiği emeği, hakkı, payı içtenlikle bağışta bulunmak. Köyyar, Mehmet. Resimli Deyimler Sözlüğü....


halaal

halaal [1] Helâl [2] Saf, temiz. Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü....


Helal kazanç ile pilav yenmez

Helal kazanç ile pilav yenmez Helal kazanç ile pilav yenmez [1] Doğrulukla ve ahlâkla elde edilen kazanç, insanı kısa yoldan zengin etmeye yetmez....


Helale cömertlik olmaz

Helale cömertlik olmaz Helale cömertlik olmaz [1] Karı kocasının, koca karısının başkasıyla senli benli olmasına, düşüp kalkmasına göz yummamalıdır. Aksoy...


helâllik

helâllik (belirtme hâli helâlliği, çoğulu helâllikler) [1] Nikâhlı eş [2] Helâl olan şey Türk Dil Kurumuna göre "helâllik" maddesi...