Merhaba, buraya
eski kelimesinin anlamını aramaya geldiniz. DICTIOUS'da
eski kelimesinin tüm sözlük anlamlarını bulmakla kalmayacak, aynı zamanda etimolojisini, özelliklerini ve
eski kelimesinin tekil ve çoğul olarak nasıl söylendiğini de öğreneceksiniz.
eski kelimesi hakkında bilmeniz gereken her şey burada.
eski kelimesinin tanımı, konuşurken veya metinlerinizi yazarken daha kesin ve doğru olmanıza yardımcı olacaktır. XXX'in ve diğer kelimelerin tanımını bilmek, kelime dağarcığınızı zenginleştirir ve size daha fazla ve daha iyi dilsel kaynaklar sağlar.
Türkçe
Köken
- Osmanlı Türkçesi اسكی, Eski Türkçe äski (äski).
Söyleniş
Ad
eski (belirtme hâli eskiyi, çoğulu eskiler), sahiplik şekli eski -si
- çok kullanmaktan yıpranmış, harap olmuş şey
- Ben babamın eskilerinden uydurma şeylerle giyiniyordum. — H. Z. Uşaklıgil
- herhangi bir görevden düştüğü veya durumunu yitirdiği için bir kişinin eski saygınlığının kalmadığı hâllerde kullanılan söz
- Mebus eskisi. Müdür eskisi.
Çekimleme
Türetilmiş kavramlar
- Babaeski,
- Eski Çağ,
- Eski Dünya,
- başeski,
- eski eser,
- eski harf,
- eski yazı,
- eskice,
- eskici,
- eskicik,
- eskili,
- eskisiz,
- eskiyken,
- eskiyle,
- eskiyse
Çeviriler
Ön ad
eski (karşılaştırma daha eski, üstünlük en eski)
- çoktan beri var olan, üzerinden çok zaman geçmiş bulunan, yeni karşıttı
- Ey benim eski duygularım, eski düşüncelerim! Neden böyle uzaksınız benden? — N. Ataç
- yıpranmış, demode olmuş
- önceki, sabık
- Bu durumun eski sevgilinin onurunu kırması doğal. — A. Kutlu
- geçerli olmayan
- herhangi bir meslekte uzun süreden beri çalışmış olan
- mesleğinde uzmanlaşmış, deneyimi olan
- Eski öğretmen.
Atasözleri
Deyimler
Çeviriler
eski
- Afrikaanca: oud (af)
- Almanca: alt (de)
- Amharca: ድሮ (am) (dəro)
- Arapça: ْقَدِيم (ar) (ḳadīm)
- Azerice: köhnə (az)
- Bulgarca: стар (bg) (star)
- Çerkesçe:
- Batı Çerkesçesi: жъы (ady) (ẑə)
- Estonca: vana (et)
- Felemenkçe: oud (nl)
- Fince: vanha (fi), aiempi (fi), entinen (fi)
- Fransızca: vieux (fr) e, vieil (fr) e, vieille (fr) d, vieilles (fr) d
- Gagavuzca: eski (gag)
- İdo: olda (io)
- İngilizce: old (en)
- İspanyolca: anciano (es) e, anciana (es) d, viejo (es) e, vieja (es) d
- İsveççe: gammal (sv)
- İtalyanca: vecchio (it) e, vecchia (it) d, vecchi (it) e
- Japonca: 古い (ja), ふるい (ja)
- Karaçay-Balkarca: burun (krc)
- Kazakça: әскі (kk) (âskĭ)
- Kırgızca: эски (ky) (eski)
- Korece: 낡다 (ko) (nakda)
- Kürtçe: kevn (ku),berê (ku)
- Lehçe: stary (pl)
- Macarca: öreg (hu)
- Özbekçe: ески (uz), eski (uz)
- Tatarca: iske (tt)
- Kırım Tatarcası: eski (crh)
- Telugu dili: పాత (te) (pāta), ప్రాచీనమైన (te) (prācīnamaina), ముసలి (te) (musali)
- Türkçe:
- Osmanlı Türkçesi: قديم (ota) ،اسكی (ota)
- Türkmence: köne (tk), kööne (tk)
- Uygurca: قەدىمى (ug) (qedimi)
|
Kaynakça
Gagavuzca
Köken
- Eski Türkçe äski (äski).
Söyleniş
Ön ad
eski
- eski
Kaynakça
- Etymological Dictionaries - Andras Rajki
Kırım Tatarcası
Söyleniş
Ad
eski
- bez
- bez peçete
Ön ad
eski
- demode olmuş, eski, yıpranmış
- (zaman) eski, geçmiş zaman
- eş anlamlısı: cartı
Özbekçe
Köken
- Eski Türkçe äski (äski).
Söyleniş
Ön ad
eski
- eski