gå
Merhaba, buraya gå kelimesinin anlamını aramaya geldiniz. DICTIOUS'da gå kelimesinin tüm sözlük anlamlarını bulmakla kalmayacak, aynı zamanda etimolojisini, özelliklerini ve gå kelimesinin tekil ve çoğul olarak nasıl söylendiğini de öğreneceksiniz. gå kelimesi hakkında bilmeniz gereken her şey burada. gå kelimesinin tanımı, konuşurken veya metinlerinizi yazarken daha kesin ve doğru olmanıza yardımcı olacaktır. XXX'in ve diğer kelimelerin tanımını bilmek, kelime dağarcığınızı zenginleştirir ve size daha fazla ve daha iyi dilsel kaynaklar sağlar.
İsveççe
Köken
- Ana Hint-Avrupa dili *ǵʰengʰ- sözcüğünden. Eski İsveççe gā sözcüğünden devralındı, o da Eski Norveççe ganga sözcüğünden devralındı, o da Ana Cermence *gāną sözcüğünden devralındı, o da Ana Hint-Avrupa dili *ǵʰeh₁- sözcüğünden devralındı.
Söyleniş
Eylem
gå
- akmayı durdurmak (bir su veya elektrik akışı hakkında)
- ayrılmak, gitmek
- başlamak
- Klara, färdiga, gå! — Hazır olun, hazırlanın, gidin!
- beklendiği gibi davranmak, devam etmek, üzerinde çalışmak (bir mes'elenin çözümü hakkında)
- Det där går inte! — Bu işe yaramayacak!
- Det går inte (att) göra så här — Böyle yapmak mümkün değil
- belirli bir şekilde ifade edilmek veya meydana getirilmek
- Jag vet inte riktigt hur sången går sedan. — Bundan sonra şarkının nasıl devam ettiğini hakikaten bilmiyorum.
- bozulmak (bir mekanik veya elektrik sistemi hakkında)
- devamlı, sürekli bir hâlde olmak
- Ingen ska behöva gå hungrig. — Kimse aç gitmek zorunda kalmamalı.
- dolaşıma sokmak, tedavüle girmek (hikâyeler,söylentiler ve bulaşıcı hastalıklar hakkında)
- geçmek, gitmek
- gezinmek, gitmek, yürümek
- Gå hem! — Eve git!
- iki nokta arasında uzanmak
- katılmak
- gå i skolan — okula gidiyorum
- gå på dans — dansa gitmek
- kıymeti değişmek
- Priserna har gått upp igen. — Fiyatlar yine arttı.
- satılmak
- tahsis edilmek, verilmek
- uymak; uyumlu olmak
- De där färgerna går inte ihop. — Bu renkler bir arada olmaz.
- yol açmak
- (kart oyunundaki bir kart hakkında) oynanmak
- Där gick ruterässet, så nu är min kung högst i den färgen. — İşte karo ası gitti, yani artık şahım o takımda en yüksekte.
- (konuşma dili ifadeleri) müsaade edilmek (pratik olarak mümkün görüldüğü için)
- Går det att jag tar med mig några kompisar hem efter skolan idag? — Bugün okuldan sonra eve birkaç arkadaşımı getirmel mümkün mü?
- (konuşma dili ifadeleri) orgasm (bâzı ifadelerde)
- Det gick för henne — Orgazm oldu
- (med ile) yapıyor olmak
- Hur går det med dina läxor? Är du klar med dem än? — Ödeviniz nasıl gidiyor? Henüz onunla işin bitmedi mi?
- (till ile) harcanmak
- Pengarna gick alla till öl. — Bütün para biraya gitti.
- (bir makine veya mekanizma hakkında) çalışmak, koşmak
- Min klocka går inte — Saatim çalışmıyor
- (till ile) müracaat etmek
- Måste ni gå till rätten med tvisten? — Anlaşmazlık sebebiyle mahkemeye gitmeniz lâzım mı?
Açıklamalar
- Emir kipi gack (gå yerine) eskimiş veya (aşırı şekilde) lehçe olup öncelikle şiir dili olan eski metinlerde bulunur.
Norveççe
Söyleniş
- Heceleme: gå
Eylem
gå