hass

Merhaba, buraya hass kelimesinin anlamını aramaya geldiniz. DICTIOUS'da hass kelimesinin tüm sözlük anlamlarını bulmakla kalmayacak, aynı zamanda etimolojisini, özelliklerini ve hass kelimesinin tekil ve çoğul olarak nasıl söylendiğini de öğreneceksiniz. hass kelimesi hakkında bilmeniz gereken her şey burada. hass kelimesinin tanımı, konuşurken veya metinlerinizi yazarken daha kesin ve doğru olmanıza yardımcı olacaktır. XXX'in ve diğer kelimelerin tanımını bilmek, kelime dağarcığınızı zenginleştirir ve size daha fazla ve daha iyi dilsel kaynaklar sağlar.

Osmanlı Türkçesi

Düzenleme yapıldıktan sonra bu not silinmelidir.
  1. Tergib. Teşvik. Bir kimseyi bir şey için iknâ etmek.

Hass Duyan. Hisseden. Duyucu. Duygu.

Hass Alçak, bayağı, âdi. Marul.

Hâss (C.: Havass) Hususi. Hâlis. Kıymetli ve ileri gelen mühim yakınların topluluğu. Bir şeyde bulunup başkasında bulunmayan. Umumi olmayıp mahsus olan. Tam ayar olan, yabancı maddelerle karışık olmayan ve içinde bozuk bulunmayan. Tek, münferid. Saf. Tar: Osmanlı İmparatorluğunun ilk zamanlarında, devletin büyüklerine ayrılan yıllık geliri yüzbin akçadan fazla olan arazi.

Hass Azlık, kıllet. Hass Zannetmek. Silkmek. Davarı kaşağılamak. Közün üstünde bir şey pişirmek. Katletmek, öldürmek.

Köken

Eş anlamlılar