inme (belirtme hâli inmeyi, çoğulu inmeler) -si inmek işi Büzülüp kaldığım köşede sabahın bir an evvel olmasını, güneşin bir saat evvel arza inmesini...
tepeden inme (karşılaştırma daha tepeden inme, üstünlük en tepeden inme) [1] Beklenmedik, şaşırtıcı...
dağdan inme (belirtme hâli dağdan inmeyi, çoğulu dağdan inmeler) dağdan inme hakkında Türkçe Vikipedi'de ansiklopedik bilgi bulabilirsiniz. dağ adamı...
inme inmek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi inme iner) vücudun bir yerinde hareket ve hissetme kalmamak, felç gelmek, felç inmek, nüzul inmek O korkuyu...
tenezzüller) [1] Kendine aykırı düşen bir işi veya durumu kabul etme, alçalma, inme, aşağılama. [2] Alçak gönüllülük, kibirsizlik. [3] Düşme, inme. Arapça...