Merhaba, buraya
man kelimesinin anlamını aramaya geldiniz. DICTIOUS'da
man kelimesinin tüm sözlük anlamlarını bulmakla kalmayacak, aynı zamanda etimolojisini, özelliklerini ve
man kelimesinin tekil ve çoğul olarak nasıl söylendiğini de öğreneceksiniz.
man kelimesi hakkında bilmeniz gereken her şey burada.
man kelimesinin tanımı, konuşurken veya metinlerinizi yazarken daha kesin ve doğru olmanıza yardımcı olacaktır. XXX'in ve diğer kelimelerin tanımını bilmek, kelime dağarcığınızı zenginleştirir ve size daha fazla ve daha iyi dilsel kaynaklar sağlar.
|
Ayrıca bakınız: -man, -man-, MAN, Man, Man., man., man-, mań, mañ, mán, màn, mân, män, mǎn, mān, mãn, mån, mận, mặn, mąn-, máŋ, màŋ, mǎŋ, māŋ
|
Türkçe
Köken
- Arapça
Söyleniş
Ad
man (belirtme hâli manı, çoğulu manlar)
- eski bir ağırlık ölçüsü
Kaynakça
- Parseğ Tuğlacıyan, Okyanus Ansiklopedik Sözlük
Anagramlar
Afrikaanca
Söyleniş
Ad
man
- (primatlar) adam, erkek, er
Çağatayca
Söyleniş
Ad
- iri, koca başlı, şaşkın, hayran adam, ahmak
Felemenkçe
Söyleniş
Ad
man
- (aile) koca (eş)
- (primatlar) adam, erkek, er
Friuli dili
Söyleniş
Ad
man
- (anatomi) el
Frizce
Söyleniş
Ad
man
- (primatlar) adam, erkek; er
Galiçyaca
Söyleniş
Ad
man
- (anatomi) el
İngilizce
Söyleniş
Ad
man (çoğulu man veya men)
- belli bir yere, sınıfa, gruba ait adam
- The two of them lived for a time as man and wife. — İkisi bir süre koca ve karı hayatı yaşadılar.
- erkeklikle özdeşleşmiş cesaret, sertlik, delikanlılık gibi özelliklere sahip kişi
- "A Cambridge man."; "I'm a solid Labour man." — "Bir Cambridge adamı."; "Ben sağlam bir işçi adamıyım."
- genellikle suça karıştığı için aranılan veya kovalanan adam
- She was more of a man than any of them. — O, hepsinden daha çok erkekti.
- koca, eş veya sevgili
- He had a platoon of forty men to prepare for battle. — Savaşa hazırlanmak için kırk kişilik bir müfrezesi vardı.
- (argo) toplumun hakim sınıfı olarak beyaz insanlar. Siyahlar tarafından the Man olarak kullanılır
- They have mastered their emotive grunge-pop without haggling with the Man. — Adam ile pazarlık yapmadan hisşî pislik popunda ustalaştılar.
- (askeriye) asker, er
- "God cares for all men."; "Places untouched by the ravages of man." — "Tanrı bütün insanlarladır."; "İnsanın tahribatından etkilenmeyen yerler."
- (hizmetkârlar) erkek hizmetkâr
- Inspector Bull was sure they would find their man. — Müfettiş Bull, adamlarını bulacaklarından emindi.
- (primatlar) insan, insanoğlu (cinsiyet ayrımı gözetmeksizin), yetişkin adam, erkek; er
- Over 700 men were made redundant. — 700'den fazla erkek işten çıkarıldı.
- (satranç) satranç gibi karton v.s. üzerinde oynanan oyunlarda taş, adam, pul
- (tarih) vasal
- He urged that black college athletes boycott the Man's Rose Bowl. — Siyah üniversiteli sporculara Gül İçindeki Adamın Tası'nı boykot etmeleri çağrısında bulundu.
- (teklifsiz konuşma) cinsiyet ayrımı gözetmeksizin kullanılan bir hitap sözü; lan, adamım, oğlum
- Get me a cocktail, my man! — Bana bir kokteyl getir, adamım!
- (teklifsiz konuşma) polis, patron gibi otorite sahibi kişi veya kişiler. the Man olarak kullanılır
- Hey, man, you think you might be able to play tomorrow? — Hey, adamım, yarın oynayabileceğini düşünüyor musun?
Köken
- Orta İngilizce man, Eski İngilizce mann, Proto-Cermence *mann-, Ana Hint-Avrupa dili *man-
Deyimler
Atasözleri
Türetilmiş kavramlar
Ünlem
man
- (teklifsiz konuşma) (başlıca Kuzey Amerika'da) karşıdaki kişinin cinsiyetine bakılmaksızın şaşırma, hayranlık, sevinç gibi duyguları vurgulamak amacıyla kullanılır
- wow, like cosmic, man — vay, kozmik gibi, adam
Eylem
man
- bir yere, bir makina başına çalıştırmak veya korumak için adam bırakmak
- The firemen manned the pumps and fought the blaze — İtfaiyeciler pompayı sırtlayıp ateşle mücadele ettiler.
Köken
- Sanskritçe manu (“insanoğlu”)
İskoç İngilizcesi
Söyleniş
Ad
man
- (primatlar) adam, erkek
İsveççe
Söyleniş
Ad
man g (belirtme hâli mannen, çoğulu manor)
- (aile) koca (eş)
- (primatlar) adam, erkek
- zıt anlamlısı: kvinna
Çekimleme
Kernevekçe
Söyleniş
Sayı adı
man
- sıfır
Kişe Mayacası
Söyleniş
Ad
man
- (aile) büyük torun: torunun torunu
Kaynakça
- Tahsin Mayatepek Raporları
Oksitanca
Söyleniş
Ad
man
- (anatomi) el
Volapük dili
Söyleniş
Ad
man
- (primatlar) adam, erkek
Kaynakça
- KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.