mana (“meaning”) + -sız (without, -less).
manasız
Inherited from Ottoman Turkish معناسز (mʿanāsız),[1][2] from معنا (mʿanā),[3] equivalent to mana (“meaning, sense”) + -sız (without, -less).
manasız
present tense | ||||
---|---|---|---|---|
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I am) | manasızım | manasız mıyım? | manasız değilim | manasız değil miyim? |
sen (you are) | manasızsın | manasız mısın? | manasız değilsin | manasız değil misin? |
o (he/she/it is) | manasız / manasızdır | manasız mı? | manasız değil | manasız değil mi? |
biz (we are) | manasızız | manasız mıyız? | manasız değiliz | manasız değil miyiz? |
siz (you are) | manasızsınız | manasız mısınız? | manasız değilsiniz | manasız değil misiniz? |
onlar (they are) | manasız(lar) | manasız(lar) mı? | manasız değil(ler) | manasız değiller mi? |
past tense | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I was) | manasızdım | manasız mıydım? | manasız değildim | manasız değil miydim? |
sen (you were) | manasızdın | manasız mıydın? | manasız değildin | manasız değil miydin? |
o (he/she/it was) | manasızdı | manasız mıydı? | manasız değildi | manasız değil miydi? |
biz (we were) | manasızdık | manasız mıydık? | manasız değildik | manasız değil miydik? |
siz (you were) | manasızdınız | manasız mıydınız? | manasız değildiniz | manasız değil miydiniz? |
onlar (they were) | manasızdılar | manasız mıydılar? | manasız değildi(ler) / değillerdi | manasız değil miydiler? |
indirect past | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I was) | manasızmışım | manasız mıymışım? | manasız değilmişim | manasız değil miymişim? |
sen (you were) | manasızmışsın | manasız mıymışsın? | manasız değilmişsin | manasız değil miymişsin? |
o (he/she/it was) | manasızmış | manasız mıymış? | manasız değilmiş | manasız değil miymiş? |
biz (we were) | manasızmışız | manasız mıymışız? | manasız değilmişiz | manasız değil miymişiz? |
siz (you were) | manasızmışsınız | manasız mıymışsınız? | manasız değilmişsiniz | manasız değil miymişsiniz? |
onlar (they were) | manasızmışlar | manasız mıymışlar? | manasız değilmiş(ler) / değillermiş | manasız değil miymişler? |
conditional | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (if I) | manasızsam | manasız mıysam? | manasız değilsem | manasız değil miysem? |
sen (if you) | manasızsan | manasız mıysan? | manasız değilsen | manasız değil miysen? |
o (if he/she/it) | manasızsa | manasız mıysa? | manasız değilse | manasız değil miyse? |
biz (if we) | manasızsak | manasız mıysak? | manasız değilsek | manasız değil miysek? |
siz (if you) | manasızsanız | manasız mıysanız? | manasız değilseniz | manasız değil miyseniz? |
onlar (if they) | manasızsalar | manasız mıysalar? | manasız değilseler / değillerse | manasız değil miyseler? |