tutuklanmak

Hello, you have come here looking for the meaning of the word tutuklanmak. In DICTIOUS you will not only get to know all the dictionary meanings for the word tutuklanmak, but we will also tell you about its etymology, its characteristics and you will know how to say tutuklanmak in singular and plural. Everything you need to know about the word tutuklanmak you have here. The definition of the word tutuklanmak will help you to be more precise and correct when speaking or writing your texts. Knowing the definition oftutuklanmak, as well as those of other words, enriches your vocabulary and provides you with more and better linguistic resources.

Turkish

Etymology

From tutukla- (“to arrest”) +‎ -n (passive suffix).

Pronunciation

  • IPA(key): /tu.tuk.ɫanˈmak/
  • Hyphenation: tu‧tuk‧lan‧mak

Verb

tutuklanmak (third-person singular simple present tutuklanır)

  1. (intransitive) passive of tutuklamak: to be arrested, to get arrested

Conjugation

Conjugation of tutuklanmak (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive tutuklanmak
impersonal participle imperfective tutuklanan
perfective tutuklanmış
prospective tutuklanacak
personal participle non-prospective tutuklandığım tutuklandığın tutuklandığı tutuklandığımız tutuklandığınız tutuklandıkları
prospective tutuklanacağım tutuklanacağın tutuklanacağı tutuklanacağımız tutuklanacağınız tutuklanacakları
verbal noun tutuklanma
way of doing tutuklanış
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present aorist tutuklanırım tutuklanırsın tutuklanır tutuklanırız tutuklanırsınız tutuklanırlar
imperfective tutuklanıyorum tutuklanıyorsun tutuklanıyor tutuklanıyoruz tutuklanıyorsunuz tutuklanıyorlar
past perfective tutuklandım tutuklandın tutuklandı tutuklandık tutuklandınız tutuklandılar
imperfective tutuklanıyordum tutuklanıyordun tutuklanıyordu tutuklanıyorduk tutuklanıyordunuz tutuklanıyorlardı (or tutuklanıyordular)
future tutuklanacağım tutuklanacaksın tutuklanacak tutuklanacağız tutuklanacaksınız tutuklanacaklar
inferential perfective tutuklanmışım tutuklanmışsın tutuklanmış tutuklanmışız tutuklanmışsınız tutuklanmışlar
aorist tutuklanırmışım tutuklanırmışsın tutuklanırmış tutuklanırmışız tutuklanırmışsınız tutuklanırlarmış (or tutuklanırmışlar)
imperfective tutuklanıyormuşum tutuklanıyormuşsun tutuklanıyormuş tutuklanıyormuşuz tutuklanıyormuşsunuz tutuklanıyorlarmış
conditional simple tutuklansam tutuklansan tutuklansa tutuklansak tutuklansanız tutuklansalar
perfective tutuklansaydım tutuklansaydın tutuklansaydı tutuklansaydık tutuklansaydınız tutuklansaydılar
optative tutuklanayım tutuklanasın tutuklana tutuklanalım tutuklanasınız tutuklanalar
progressive tutuklanmaktayım tutuklanmaktasın tutuklanmakta tutuklanmaktayız tutuklanmaktasınız tutuklanmaktalar
necessitative tutuklanmalıyım tutuklanmalısın tutuklanmalı tutuklanmalıyız tutuklanmalısınız tutuklanmalılar
imperative tutuklan tutuklansın tutuklanın tutuklansınlar
Positive interrogative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present aorist tutuklanır mıyım? tutuklanır mısın? tutuklanır mı? tutuklanır mıyız? tutuklanır mısınız? tutuklanırlar mı?
imperfective tutuklanıyor muyum? tutuklanıyor musun? tutuklanıyor mu? tutuklanıyor muyuz? tutuklanıyor musunuz? tutuklanıyorlar mı?
past perfective tutuklandım mı? tutuklandın mı? tutuklandı mı? tutuklandık mı? tutuklandınız mı? tutuklandılar mı?
imperfective tutuklanıyor muydum? tutuklanıyor muydun? tutuklanıyor muydu? tutuklanıyor muyduk? tutuklanıyor muydunuz? tutuklanıyorlar mıydı?
future tutuklanacak mıyım? tutuklanacak mısın? tutuklanacak mı? tutuklanacak mıyız? tutuklanacak mısınız? tutuklanacaklar mı?
inferential perfective tutuklanmış mıyım? tutuklanmış mısın? tutuklanmış mı? tutuklanmış mıyız? tutuklanmış mısınız? tutuklanmışlar mı?
aorist tutuklanır mıymışım? tutuklanır mıymışsın? tutuklanır mıymış? tutuklanır mıymışız? tutuklanır mıymışsınız? tutuklanırlar mıymış?
imperfective tutuklanıyor muymuşum? tutuklanıyor muymuşsun? tutuklanıyor muymuş? tutuklanıyor muymuşuz? tutuklanıyor muymuşsunuz? tutuklanıyorlar mıymış?
conditional simple tutuklansam mı? tutuklansan mı? tutuklansa mı? tutuklansak mı? tutuklansanız mı? tutuklansalar mı?
perfective tutuklansa mıydım? tutuklansa mıydın? tutuklansa mıydı? tutuklansa mıydık? tutuklansa mıydınız? tutuklansalar mıydı?
progressive tutuklanmakta mıyım? tutuklanmakta mısın? tutuklanmakta mı? tutuklanmakta mıyız? tutuklanmakta mısınız? tutuklanmaktalar mı?
necessitative tutuklanmalı mıyım? tutuklanmalı mısın? tutuklanmalı mı? tutuklanmalı mıyız? tutuklanmalı mısınız? tutuklanmalılar mı?
Negative declarative
infinitive tutuklanmamak
impersonal participle imperfective tutuklanmayan
perfective tutuklanmamış
prospective tutuklanmayacak
personal participle non-prospective tutuklanmadığım tutuklanmadığın tutuklanmadığı tutuklanmadığımız tutuklanmadığınız tutuklanmadıkları
prospective tutuklanmayacağım tutuklanmayacağın tutuklanmayacağı tutuklanmayacağımız tutuklanmayacağınız tutuklanmayacakları
verbal noun tutuklanmama
way of doing tutuklanmayış
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present aorist tutuklanmam tutuklanmazsın tutuklanmaz tutuklanmayız tutuklanmazsınız tutuklanmazlar
imperfective tutuklanmıyorum tutuklanmıyorsun tutuklanmıyor tutuklanmıyoruz tutuklanmıyorsunuz tutuklanmıyorlar
past perfective tutuklanmadım tutuklanmadın tutuklanmadı tutuklanmadık tutuklanmadınız tutuklanmadılar
imperfective tutuklanmıyordum tutuklanmıyordun tutuklanmıyordu tutuklanmıyorduk tutuklanmıyordunuz tutuklanmıyorlardı
future tutuklanmayacağım tutuklanmayacaksın tutuklanmayacak tutuklanmayacağız tutuklanmayacaksınız tutuklanmayacaklar
inferential perfective tutuklanmamışım tutuklanmamışsın tutuklanmamış tutuklanmamışız tutuklanmamışsınız tutuklanmamışlar
aorist tutuklanmazmışım tutuklanmazmışsın tutuklanmazmış tutuklanmazmışız tutuklanmazmışsınız tutuklanmazlarmış
imperfective tutuklanmıyormuşum tutuklanmıyormuşsun tutuklanmıyormuş tutuklanmıyormuşuz tutuklanmıyormuşsunuz tutuklanmıyorlarmış
conditional simple tutuklanmasam tutuklanmasan tutuklanmasa tutuklanmasak tutuklanmasanız tutuklanmasalar
perfective tutuklanmasaydım tutuklanmasaydın tutuklanmasaydı tutuklanmasaydık tutuklanmasaydınız tutuklanmasaydılar
optative tutuklanmayayım tutuklanmayasın tutuklanmaya tutuklanmayalım tutuklanmayasınız tutuklanmayalar
progressive tutuklanmamaktayım tutuklanmamaktasın tutuklanmamakta tutuklanmamaktayız tutuklanmamaktasınız tutuklanmamaktalar
necessitative tutuklanmamalıyım tutuklanmamalısın tutuklanmamalı tutuklanmamalıyız tutuklanmamalısınız tutuklanmamalılar
imperative tutuklanma tutuklanmasın tutuklanmayın tutuklanmasınlar
Negative interrogative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present aorist tutuklanmaz mıyım? tutuklanmaz mısın? tutuklanmaz mı? tutuklanmaz mıyız? tutuklanmaz mısınız? tutuklanmazlar mı?
imperfective tutuklanmıyor muyum? tutuklanmıyor musun? tutuklanmıyor mu? tutuklanmıyor muyuz? tutuklanmıyor musunuz? tutuklanmıyorlar mı?
past perfective tutuklanmadım mı? tutuklanmadın mı? tutuklanmadı mı? tutuklanmadık mı? tutuklanmadınız mı? tutuklanmadılar mı?
imperfective tutuklanmıyor muydum? tutuklanmıyor muydun? tutuklanmıyor muydu? tutuklanmıyor muyduk? tutuklanmıyor muydunuz? tutuklanmıyorlar mıydı?
future tutuklanmayacak mıyım? tutuklanmayacak mısın? tutuklanmayacak mı? tutuklanmayacak mıyız? tutuklanmayacak mısınız? tutuklanmayacaklar mı?
inferential perfective tutuklanmamış mıyım? tutuklanmamış mısın? tutuklanmamış mı? tutuklanmamış mıyız? tutuklanmamış mısınız? tutuklanmamışlar mı?
aorist tutuklanmaz mıymışım? tutuklanmaz mıymışsın? tutuklanmaz mıymış? tutuklanmaz mıymışız? tutuklanmaz mıymışsınız? tutuklanmazlar mıymış?
imperfective tutuklanmıyor muymuşum? tutuklanmıyor muymuşsun? tutuklanmıyor muymuş? tutuklanmıyor muymuşuz? tutuklanmıyor muymuşsunuz? tutuklanmıyorlar mıymış?
conditional simple tutuklanmasam mı? tutuklanmasan mı? tutuklanmasa mı? tutuklanmasak mı? tutuklanmasanız mı? tutuklanmasalar mı?
perfective tutuklanmasa mıydım? tutuklanmasa mıydın? tutuklanmasa mıydı? tutuklanmasa mıydık? tutuklanmasa mıydınız? tutuklanmasalar mıydı?
progressive tutuklanmamakta mıyım? tutuklanmamakta mısın? tutuklanmamakta mı? tutuklanmamakta mıyız? tutuklanmamakta mısınız? tutuklanmamaktalar mı?
necessitative tutuklanmamalı mıyım? tutuklanmamalı mısın? tutuklanmamalı mı? tutuklanmamalı mıyız? tutuklanmamalı mısınız? tutuklanmamalılar mı?

Further reading

Wikious
Boobota
Sagapedia