{{Viki/MesneviMesaj1}}
Merhabalar Viki yeni kullanıcılar hakkında bilgin var mı sürekli madde girişi yapıyorlar eşgüdümlü çalışıyorlar gibi isimleri de birbirine benziyor sanki alfabeyi bölüşmüşler gibi ve de uyarıları kulak astıklarını da görmedim veya bir yanıt verdiklerini de--Nosferatu 15:26, 11 Haziran 2007 (UTC)
Merhaba, "abdal" maddesinde verdiğin örneğin Türkçe karşılığınıda yazabilirmisin? Bu haliyle sadece Osmanlıca bilenlere hitap ediyor. Türkçe karşılığıda olursa bu örneklere ve eski sözcüklere ilgi artacaktır. Birde mesaj sayfan çok büyüdü yüklenmesi uzun sürüyor. Bir kısmını arşive aktarıp silebilirmisin. Kolay gelsin. --Viki 08:17, 22 Kasım 2007 (UTC)
Annenizin hasta olduğunu duydum Allah'tan acil şifalar vermesini temenni ederim... Aeolun...
Maddede eş anlamlıları çıkarmışsınız. Olması bence faydalı. Nasılsa yer sorunumuz yok. Mesela; sayyad gibi . Yan kavramlar, tuzak vb kalsa iyi olur. Bizim eski edebiyatımızı korumamız ve her yönüyle gençlere anlaşılır şekilde miras bırakmamız lazım.-- 3210 (T) 15:29, 25 Kasım 2007 (UTC)
Merhabalar viki uzun zamandır uğramıyordum ama şu dikkatimi çekti Mesnevi gerçekten bu projeye uygun mu? ve de 3210 ve grubu tüm hızıyla vikisözlüğü düzelmemek üzere bozmaya devam ettiği de farkediliyor--Nosferatu 19:36, 17 Kasım 2007 (UTC)
Lüğatte kelime anlamı "Mağara Dostu" mağara yarı yaranı demektir. Bu anlamı neden çıkardığınızı anlayamadım. "Çok yakın arkadaş, sadık dost." anlamı ise farazi manasıdır. Istılahi manası ise ; doğrudan doğruya Türklükteki yaranlık geleneğiyle alakalıdır. Türklerde yarenlik yaranlık önemlidir. Çankırı'da yaran kültürü gibi. Ahilerde ahilik, ahretlik, Rumeli'de ciranlık komşuluk kültürü gibi ki Rumeli'deki Osmanlı bakiyesi ülkelerde hala kömşi olarak girmiş ve hala sözlüklerde kullanılmaktadır. Kayılarda kayınlık kurma gibi. Bu örnekten'de kolayca anlaşılacağı gibi peygamberin en yakın arkadaşı için Türkler yar kelimesini tercih etmişlerdir. Bu bağlamda hicret sırasında Hz. Muhammed'le bir mağara(gar)'da kalan Hz. Ebubekir için Türkler tarafından kullanılan özel terkip formudur; yar-ı gar; "mağara dostu" "mağara yaranı" demektir. Bu açıklamanın telif hakkı yapısal dilci Kaymakam Eyüp Sabri Kartal'a ait olup , kaynak belirtilmeden alıntılanamaz. Lütfen bu kelimelerin etimolojisi üzerine bilginiz yoksa veya ıstılahi anlamları üzerine bilginiz yoksa veya luğat anlamlarını hiç bilmiyorsanız değişiklik yapmayınız. Çalışma var şablonunu çıkarmayın ve taslaktan çıkarmayı da o dili etkin bilen kullanıcıların karar vermesine bırakın. yar-ı gar daki dinsel anlamları çıkarmanızdan dinsel kelimelere ve anlamlara karşı olduğunuzu anlayışla anlıyorum. Şunu unutmamak lazım ki sözlük editörlüğünün vaz geçilmez şartı nesnel olmak ve hoşumuza gitmesede mevcut anlamları bütünüyle korumaktır. Terkipteki kelimenin sadece işari anlamını bırakıp diğer hayati öneme haiz olan luğavi anlamlarını çıkarmanız doğru değildir. Açıklaması sayılacak olan ıstılahi anlamını çıkarmanız fevkalade yanlış olmuştur. Şüpheli olduğunuz veya bilmediğiniz konularda daha temkinli olmanızı ve bilmediğiniz terkiplerin anlamlarını bozmamanızı ve sizden hassaten rica ediyorum.-- 3210 (T) 16:52, 25 Kasım 2007 (UTC)
İsmi aliniz bilmiyorum. Ama yanlışı görmek ve kabullenmek erdemdir.
Erdem edebledir, neseble değil.
Viki alemindeki vikisöz ve vikikaynaktaki katkılarınızı biliyorum.
Bu yüzden hakkınızı teslim etmek isterim .
Edep odur ki ;"yiğiti oldürür ,ama HAKKINI verir."
Mevlana ne demiş ;
Adem-i zâde eger bî-edeb est, âdem nist (âdem oğlu eğer ki edepsizdir, âdem değildir.)
Fark der cism-i benî âdem ü hayvan edeb est(âdem ve hayvan cinslerinin cismindeki fark edeptir)
Çeşm be küşâ-yı bi-bîn cümle kelâmullâh râ (gözünü aç bak cümle kelamullaha)
Ayet âyet hemegî ma’nî-i kur’ân edeb est (ayet ayet bütün manası kur’an’ın edeptir)
ne demişse ne etmişse güzel etmiş.
Amma sizin "sayın telif sahibi" gibi edeb amaçlı söylediğiniz sözleri sizin edepdeki inceliğinize havale ediyorum.
Maddelerde değişiklik yaparken, verdiğim bilgileri aslında Açıklamalar'ın altına koymak isterim.
Fakat bazı edepsiz insanlar bana ait fikirlerin telifinden hiç bir ücret talep etmeme centilmenliğime rağmen isim belirtilmeden intihal yapıyorlar, hatta pazarlıyorlar.
Sınırlı kullanım hakkı verilen teliflerde olduğu gibi açıklamanın sahibinin kaynak belirtilmeden kullanılmamasını isteme hakkı vardır. Yani burada sınırlı copyrihgt'dan vazgeçme var. Bu da bilginin geçtiği yerde belirtilmek zorunda. Sanırım wiki alemi bu tarz patent hakkına kurallar gereği saygılı olduğundan açıklamalar bölümünde verilmesi gerekmekte.
İlginize teşekkür ederim.-
Bu arada edebe riayet ederek edeb içerisinde ifade edeyim, sizin Vikikaynak'a Susurluk Raporu ile ilgili yüklediğim Kutlu Savaş'ın Susurluk Raporunun metnini sildiniz.
Rutin Wiki kuralı olan yanlış yapılan yüklemeyi kullanıcıya mesaj atarak bildirmediniz gerekmez miydi?
Ona en azından mesaj atma zahmetine uluslararası wiki kuralları gereği katlanmanız, gerekirken neden sildiniz?
Hala anlayabilmiş değilim.
Benden daha yeni kullanıcısınız, acemidir diyeceğim ama değilsiniz.
Mesaj attım , üzüleyerek söylüyorum uluslararası wiki kuralı olan mesaja cevap yazma nezaketini bile, neden gösteremediniz?. Sizin amacınız wiki ve bilgiyi genişletmek değil mi?
Normalde bu alemde kullanıcılarda nezaket en temelli esastır.
Geçenlerde Kullanıcı:Viki bana yeni kullanıcılara mesaj atmasına rağmen cevap mesajı vermeyenler hakkında şöyle demişti:
Benim anlayışıma göre en büyük küfür kendisine hitap edene cevap vermemektir. Tartışılarak bu hatalar giderilebilir. Ama karşımda insan mı var, otomatik olarak mı giriliyor anlaşılmıyor. Uzun zamandır wikilerde olduğunu söylüyorsun. Bu durumda diğer wikilerde bu işin nasıl yürüdüğünüde bilirsin. Hatalar mesajlaşarak düzeltilir. Ama tek yönlü mesaj ile değil.“ . --Viki 12:32, 18 Kasım 2007 (UTC) evet böyle demişti.
Ben daha bir kayı nezaketiyle söyleyeyim, evet evvelen hoş ve dustan bir tavır olmalı.
Sen Vikikaynakta ve Vikisözde yöneticisin.
Yani sen yönetici olarak beysin , Osman Gaziye Kayın Pederi'nin tavsiyesi gibi şöyle söylemeli;
Oğul!
Hoşgörüsüzlük kullanıcılara hoşgörü sana, iyilikler kullanıcılara, katılımın azlığı ve hatalar sana ;kırılmak kullanıcılara kaynaştırmak sana.
Oğul sen beysin, bey. diyordu. Bizde yönetici olarak gerçek kimliğini bilinmediğimiz tanıyamadığımız , araştıramadığımız meçhul kullanıcı meçhul beyimize yani Kullanıcı:Nosferatü'ye şöyle seslenelim;
Ey Oğul!
Beysin! Bundan sonra öfke kullanıcılara; uysallık yöneticiye... Güceniklik kullanıcıya ; gönül almak sana.. Suçlamak kullanıcıya ; katlanmak sana.. Acizlik bize, yanılgı bize; hoş görmek sana.. Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar kullanıcılara; adalet sana.. Kötü göz, şom ağız, haksız yorum kullanıcılara; bağışlama sana... Bundan sonra bölmek kullanıcılara; bütünlemek sana.. Üşengeçlik bize; uyarmak, gayretlendirmek, şekillendirmek sana..
Ey Oğul!
Yükün ağır, işin çetin, gücün kıla bağlı, Allah Teala yardımcın olsun. Beyliğini mübarek kılsın. Hak yoluna yararlı etsin. Işığını parıldatsın. Uzaklara iletsin. Sana yükünü taşıyacak güç, ayağını sürçtürmeyecek akıl ve kalp versin. Sen ve arkadaşlarınız kılıçla, bizim gibi dervişler de düşünce, fikir ve dualarla bize vaat edilenin önünü açmalıyız. Tıkanıklığı temizlemeliyiz.
Oğul!
Güçlü, kuvvetli, akıllı ve kelamlısın. Ama bunları nerede ve nasıl kullanacağını bilmezsen sabah rüzgarlarında savrulur gidersin... Öfken ve nefsin bir olup aklını mağlup eder. Bunun için daima sabırlı, sebatkar ve iradene sahip olasın!.. Sabır çok önemlidir. Bir bey sabretmesini bilmelidir. Vaktinden önce çiçek açmaz. Ham armut yenmez; yense bile bağrında kalır. Bilgisiz kılıç da tıpkı ham armut gibidir. Milletin, kendi irfanın içinde yaşasın. Ona sırt çevirme. Her zaman duy varlığını. Toplumu yöneten de, diri tutan da bu irfandır.
Yöneticiler vardır, şafak vaktinde doğar, akşam ezanında ölürler. Dünya(Vikipedi), senin gözlerinin gördüğü gibi büyük değildir. Bütün fethedilmemiş gizlilikler, bilinmeyenler, ancak senin fazilet ve adaletinle gün ışığına çıkacaktır.
Ananı ve atanı ve kullanıcını say! Bil ki bereket, büyüklerle beraberdir. Bu dünyada inancını kaybedersen, yeşilken çorak olur, çöllere dönersin.
Açık sözlü ol!
Her sözü üstüne alma!
Gördün, söyleme; bildin deme!
Sevildiğin yere sık gidip gelme; muhabbet ve itibarın zedelenir...
Şu üç kişiye; yani cahiller arasındaki alime, zengin iken fakir düşene ve hatırlı iken, itibarını kaybedene acı!
Unutma ki, yüksekte yer tutanlar, aşağıdakiler kadar emniyette değildir.
Haklı olduğun mücadeleden korkma!
Bilesin ki atın iyisine doru, yöneticinin iyisine deli (korkusuz, pervasız, kahraman, gözü pek) derler.
En büyük zafer nefsini tanımaktır. Düşman, insanın kendisidir. Dost ise, nefsi tanıyanın kendisidir. Vikipedi, yöneticinin kafadarlarıyla bölüştüğü ortak malı değildir. Vikipedi sadece kullanıcılara yardım edene hizmet edene aittir. Hizmeti bitince, yerine kim geçerse, Vikipedinin idaresi onun olur. Vaktiyle yanılan atalarımız, sağlıklarında Vikipediyi kafadarları, oğulları ve kardeşleri arasında bölüştüler. Bunun içindir ki, yaşayamadılar.. (Bu nasihat Osmanlıyı 600 sene yaşatmıştır.) İnsan bir kere oturdu mu, yerinden kolay kolay kalkmaz. Kişi kıpırdamayınca uyuşur. Uyuşunca laflamaya başlar. Laf dedikoduya dönüşür. Dedikodu başlayınca da gayri iflah etmez. Dost, düşman olur; düşman, canavar kesilir!..
Kişinin gücü, günün birinde tükenir, ama bilgi yaşar. Bilginin ışığı, kapalı gözlerden bile içeri sızar, aydınlığa kavuşturur. Hayvan ölür, semeri kalır; insan ölür eseri kalır. Gidenin değil, bırakmayanın ardından ağlamalı... Bırakanın da bıraktığı yerden devam etmeli. Savaşı sevmem. Kan akıtmaktan hoşlanmam. Yine de, bilirim ki, kılıç kalkıp inmelidir. Fakat bu kalkıp-iniş yaşatmak için olmalıdır. Hele kişinin kişiye kılıç indirmesi bir cinayettir.
Bey(Yönetici) memleketten öte değildir.
Bir wiki maddesi, yalnızca bey için yapılmaz.
Durmaya, dinlenmeye hakkımız yok.
Çünkü, zaman yok, süre az!..
Yalnızlık korkanadır. Toprağın ekim zamanını bilen çiftçi, başkasına danışmaz. Yalnız başına kalsa da! Yeter ki, toprağın tavda olduğunu bilebilsin.
Sevgi wikipedia davanın esası olmalıdır. Sevmek ise, sessizliktedir. Bağırarak sevilmez. Görünerek de sevilmez!.. Geçmişini bilmeyen, geleceğini de bilemez.
Oğul! Özünü Esasını iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın.
Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın.
"bu arada farkındamısınız bilmiyorum ama sayenizde binlerce bozuk sayfa oluştu" diyorsunuz bunu daha öncede Kullanıcı:Viki yi güya yönetmek ve yönlendirmek için aşağıdaki metni cümle düşüklüğü ve dağınıklığıyla yazmıştınız. Ve Kullanıcı:Viki den de bozulma olmadığının cevabını almıştınız. İşte sorunuz ve sorun olmadığına dair yönetcimiz Kullanıcı:Viki'nin cevabi metnini aşağıya alıyorum:
Merhabalar viki uzun zamandır uğramıyordum ama şu dikkatimi çekti Mesnevi gerçekten bu projeye uygun mu? ve de 3210 ve grubu tüm hızıyla vikisözlüğü düzelmemek üzere bozmaya devam ettiği de farkediliyor--Nosferatu 19:36, 17 Kasım 2007 (UTC)
(burda Kullanıcı:3210 u neden hedef gösterdiğini ve mesnevi çalışmadan neden alındığını neyin düzensizleştiğini bozulduğunu anlamak isterim, bu kadar madde ekleyen öğretmen ve öğrencilere haksızlık olmaması için lütfedip açıklar mısınız? )
Yönetici Bey, Vikipedide yeni kullanıcıları ısırmayınız denir . Vikipedide bu ilke neden oluşturuldu ,biliyor musunuz; evet kullanıcılılar yöneticilerce ısırıldığı için oluşturuldu.
öğrencilerinize bizzat kurs veriyormuşsunuz ama viki dilini acaba siz kimden öğrendiniz çok güzel kullanıyorsunuzda sorunuza gelince;
ben öğretmen değilim, öğrencilerim de yok , veren öğretmen arkadaşlar var. Ben de elimden geldiğince bu kültür dünyasına yardımcı oluyorum. Türkçe söyleyeyim; teşvik var ,çalışana öğrenciye halka teşvik var, kampanya var. Vikipedi de aslında köyünü kentini ilçe düzeyinde tanıt kampanyasının fikir babası benim , benden sonra Vikipedi kullanıcı sayısını artırmak için bu kampanyaya başladı. Tabii o kadar sıkıntıdan sonra piyasada adam kalmadı.
viki dilini acaba siz kimden öğrendiniz sualinize gelince Müsade ette o kadar olsun kullanmayı becerelim. Siz benden daha yeni kullanıcısınız, ben sizin çok evvelinizden beri bu alemde kullanıcı olduğum malum.
"vikipedide niçin sürekli kuklalar oluşturuyorsunuz onu da merak ettim" sorusunun cevabını zaten biliyorsunuz. Kukla olmadığı da biliyorsunuz. Ama burada bilinmesi için sonra anlatacağım:
Merhabalar Viki yeni kullanıcılar hakkında bilgin var mı sürekli madde girişi yapıyorlar eşgüdümlü çalışıyorlar gibi isimleri de birbirine benziyor sanki alfabeyi bölüşmüşler gibi ve de uyarıları kulak astıklarını da görmedim veya bir yanıt verdiklerini de--Nosferatu 15:26, 11 Haziran 2007 (UTC)
Merhaba, Ahi maddesine kardeş anlamı eklemişsin. Büyük harfle başlayan "Ahi" özel isimdir. kardeş ise "isim", kardeş anlamı "ahi" maddesinde zaten var. Lütfen eski bir kullanıcı ve dilci olarak böyle hatalar yapmayalım. Yeni başlayanlara kötü örnek oluyor. Kolay gelsin. --Viki 07:29, 26 Kasım 2007 (UTC)
Merhaba, madde numaralandırmada "*" yerine ":" kullanabilirmisin. Kolay gelsin. --Viki 08:05, 26 Kasım 2007 (UTC)
Merhaba, Telif hakkı ile ilgili birçok yerde açıklama yapmıştın. Bu kısımların artık düzenlenmesi gerekiyor. Telif hakkı yasalarına göre sadece mevcut eserlere telif verilir. Lütfen bundan sonra sadece yasal telif hakkı elinde bulunan bilgiler için "eser" ide belirterek "Kaynak" kullanımına uygun şekilde giriş yap. Vikisözlük maddelerinde değişmeyen kişiye özgü bölümler yok. Mesela senin açıklamalarını ben düzeltebilirim veya kendi görüşlerimide ekleyebilirim. Bu durumda bu fikir kime ait olacaktır? Ayrıca fikrin sana ait olduğunu gösteren bir eser, yasal telif yoksa biri çıkıp bu fikirler bana ait diyebilir. Şu an için bunu ispatlayabilecek kanıtın yok. Telifler aynen bir eserden alıntı için geçerlidir. Metin üzerinde yeterli değişiklik yapılırsa telif kaybolur (fikir için telif alınmaz) Bizim amacımızda mümkün olduğunca kendi sözlerimizle bir eser oluşturmak veya buna çevirmektir. Zamanla kendi sözlerimize çevirdikçe diğer kaynaklarıda kaldıracağız. Öncelikle bunları senin elden geçirmeni bekliyorum. Daha sonra kalanlardaki kişisel görüş, yorum ve hatalı telif bilgilerini kaldırıp düzenleme yapacağım. Kolay gelsin. --Viki 09:23, 26 Kasım 2007 (UTC)
Merhabalar ,
Viki,
Şablonları sağa nasıl yaslarız? Mesela {{Akrabalık Terimleri}} şablonunu nasıl ana maddelerde sağa yanaşır kılınabilir. Selamlar.-- 3210 (T) 06:48, 29 Kasım 2007 (UTC)
Doğru iki şablon olmalı vakt|(T)]] 20:03, 30 Kasım 2007 (UTC)
Merhaba, Türkçe dil bilgisi terimleri kullanırken biraz dikkat etmekte fayda var. (yanlış bilgi vermeyelim) Bende emin olmak için birkaç Türkçe ve Edebiyat öğretmeninde tekrar bilgi aldım. Türkçe de "sıfat isim" diye bir terim yok. "isimleşmiş sıfat" olarak kullanılıyor. Kolay gelsin. --Viki 07:27, 29 Kasım 2007 (UTC)
Ben aslında çok dikkatliyim ,ama başkaları dikkatli değil ne yapayım veya cemi siğası kullanıp ne yapalım, diyeyim.
Bizde, sosyal bilimlerde maalesef, adam yok . Dil alanında ise hiç ama hiç adam yok. Evrensel dilci bir tane bizden adam bul, bir tek adam bana göster ben Vikisözlüğü bırakacağım.
Bendeniz temelde olmayan bir şeyi kullanmıyorum.
Ama ne yapayım bende şaşırıyorum. Eskiden Atatürk'e neden Ağop Dilaçar'ları TDK başına getirmiş diye kızardım, ama şimdi diyorumki ne kadar isabet etmiş,ne kadar haklıymış.
Çünkü onlar kendi ana dilleri olmamasına rağmen Türkçemizi bizden daha iyi biliyorlar.
Mesela Seval Nişanyan'ı bizim en extra dilciyle yan yana koymam hatta kıyaslama yapma gafletine bile tenezzül etmem. Nişanyan'ın kasıtlı tavırlarını bilmeme rağmen, bunu diyorum . Ona kaydı ihtiyatla bakıyorum. Tecessüsle bakıyorum. Bunu pek çok dejenere örneği görmeme rağmen söylüyorum. Mesela yörük maddesi; güya orijinal katkı anlamına dediklerinin arkaplanını anlamama rağmen
Evet konuya gelecek olursak en Kazım Efendilerin ,Elmalı gibi hem dinci, hem dilci mülkiye hocalarının eserlerinde , Luğat-i Vanguli gibi en eski eserlerde bile var; sıfat isim , cins isim gibi.
Bizim Vikisözlük camiası bunu aslında tartışmalı ve ilke belirlemeli?
Yeni bir akım var güya orjinallik yapıyorum diye dilin kadim kural ve yapısıyla çok oynuyorlar.
Birazda aslında siyaset yapıyorlar , yani dili siyaset yapmak için kullanıyorlar.
Ben dilde siyaseti sevmiyorum.
Ömer Seyfettin gibi üstadlar vark ve sıfat isim diyorsa daha itimatla kabul ediyorum.
Ama cühela takımının dediklerini, kale bile almıyorum.
Hele de Onların sinir katsayımı artırmak için yaptıkları "bir bilmiş" edalarına pek bir sinir oluyorum.
Mesela: sıfat isim yerine isimleşmiş sıfat gibi 1000 yıllık kullanımı bırakıp cinslik yapma gibi geliyor bana. O zaman mesela cins isim yerine de isimleşmiş cins demeleri yaptıkları yanlışın mantığı gereği demeleri gerekir. Ama cins bir şey olacağından yapamazlar. Çünküv çok aykırı kaçar.
"Sıfat isim" yerine, "sıfatlaşmış isim" dese, daha doğru olacak. Rahman sıfat isim, ama asla "isimleşmiş sıfat" değil; "sıfattan türemiş isim" dese biraz tanım gibi olacak ama daha bir doğru olacak. Belki sadece isim dese en azından %50 doğru olacak. Kısacası arkadaşınızın dediğine özür dileyerek katılamıyorum.
Bilmem durumu izah etmeye takatım yetti mi?
Aslında bu konuda yazacak daha çok ama çok şey var ama ben kısa keseyim.-- 3210 (T) 20:51, 30 Kasım 2007 (UTC)
Cevap:
"Sorun büyük ölçüde Türkçe yi ne olarak algıladığımızla ilgili sanırım." --Viki diyorsun.
Sorun: normal binlerce yıllık Türkçenin zorlamalarla değiştirilmek istemesiyle alakalı aslında.-- 3210 (T) 06:26, 4 Aralık 2007 (UTC)
"Türkçe yi Türkiye Türkçesi olarak kullanıyoruz ve bugünkü dilbilgisi kurallarına göre maddeleri hazırlıyor terim kullanıyoruz." --Viki
Türkiye türkçesinde iki dil ve iki akım var.
Yani imitasyon kokan
isimleşmiş sıfat veya sıfatlaşmış isim yerine sıfat isim deyen Ömer Seyfettin'ler Peyami Safa'lar, Halit Ziya Uşaklıgil'ler var;
isimleşmiş cins veya cinsleşmiş isim yerine bin yıllık kullanımı tercih ederek cins isim diyen elmalılar , babanzadeler ,ismail hakkılar var
özelleşmiş isim veya isimleşmiş özel gibi saçmalıklara , yapmacıklara zorlamaya kaçmayan özel isim veya eski deyişle ismi has deyen aklı selim gurubu var. Nihat Sami Banarlılar var.-- 3210 (T) 06:26, 4 Aralık 2007 (UTC)
Hayır ben karıştırmıyorum. Osmanlıca diye bir dil olmadığını galat olduğunu yedi düvel kabul ediyor.. Kaybolmuş latince için bile Wikipedia oluşturuldu. Ama Osmanlıca Wikipedia oluşturulması hala ortalarda yok. OSMANLICA OLMADIĞI OSMANLICA WİKİPEİDA YOK. Bir tek yerli nesli kesilmiş türkçecilerimiz hariç Osmanlıcayı kabul eden yok.-- 3210 (T) 06:26, 4 Aralık 2007 (UTC)
Eleştirdiğin terimler dünden bugüne değişmiş üzerinde tartışma olan konular değil. --Viki
Hayır ciddi bir yanılgı içerisindesiniz.40 yıl öncesi böyle bir tartışma yok. Benim çocukluğumda bu tartışma yoktu. Ama imitasyocular diyeyim(uydurukçacılar demek istemiyorum)uydurdular güzel dilde ikilik çıkardılar. Orjinallik adına isimleşmiş sıfat gibi garip kabullere gittiler. Dilcilerin ekserisi ve aklı başında olanların hepsi bu imitasyonlara zorlamalarra karşı. Benim hocalarım TDK üyesiydi. Onları sizden daha iyi tanırım ve algılarım.-- 3210 (T) 22:45, 2 Aralık 2007 (UTC)
Sen isteyeceksin tartışacağız ve yıllardır ve hala okullarda okutulan dilbilgisi terim ve kurallarından vazgeçeceğiz ve Osmanlı dönemine döneceğiz öyle mi? -- 3210 (T) 06:26, 4 Aralık 2007 (UTC)
Sen tarzındaki bir uslup hoş değil. Acele hüküm vermek ve nazik olmayan bir uslup yöneticiliğe uygun düşmez. Yoksa bu tarzda olursa Vikisözlüğü bırakırım. Katkıda sağlamam.Yukarıda demin kısaca belirttim; dilcilerin pek çoğu sıfat isim diyor. En azından benim çocukluğumda öyle idi. İmitasyon ve zorlamacı öznel değişikliklere elbette karşı çıkarım . Bin yıllık Türkçede olmayan isimleşmiş sıfat tanımlamasına karşı çıkarım.-- 3210 (T) 06:26, 4 Aralık 2007 (UTC)
Normalda haftada beş on dakika gireceğim dediğim vikisözlüğe günde beş saat girmeye benibu tartışmalar itiyor. Şimdi de yeni cepheler açılıyor. Aylardır planladığım fakat vakit yetmediğinden uğraşamadığım dilci hocalara bıraktığım "dildeki zorbacılığı ve imitasyonculuğun tarihini " ortaya koymak için kelimelerin imitasyon hikayelerini ekleyeceğim. Hatta mesela; sıfat isim yerine isimleşmiş sıfatgibi bir terkibin hangi gün saat kaçta, hangi kitapta , kim tarafından imitasyon yapıldığını bu deyimin mucidini yaratıcısını orjinalitecisi ve o kişinin kimliğini kökenini açıklayacağım taki dili kimler katletmiş anlaşılsın.(Bu benim bir yıllık hedefim). Buna mesela üretke kavramının saat kaçta hangi gün, hangi imitasyoncu dilci tarafından imitasyon yapıldığını prototip olarak ortaya koyarak izaha başladım bile. Her halde bu maalesef deyim, gece 2-6 vikisözlük mesaimi 2-8 e çekmem gerekecek-- 3210 (T) 22:45, 2 Aralık 2007 (UTC)
Bütün öğretmenler hatalı, milli eğitim, TDK, üniversiteler, bilim adamları yanlış yapıyor öyle mi? Kusura bakma ama bunları pek ciddiye almak mümkün değil. Neden bu kadar temel şeyleri tartışalım ki? Bunca insana karşı tek başına sen. -- 3210 (T) 06:26, 4 Aralık 2007 (UTC)
Dünyadaki kimselerde Osmanlıcayı kabul etmiyor. Sadece Türk iç politikasına bulaşan siyasal tavır kokan aleni partisini açıklayan dilciler iddia ediyor.
Neden Osmanlıca diyorsunuzda Selçukluca demiyorsunuz , daha doğrusu diyemiyorsunuz?
Mevlana dönemi Selçuklu eserlerine neden selçukluca demiyorsunuz?
Diyemezsiniz çünkü mantıksızca olur.
Osmanlıca diye bir dil olduğunu söyleyenler, aslında dediklerinin mantıksızca ve saçma olduğunu biliyorlar siyasal gerekçeleri olmasa Osmanlıca demezler.
Selçuklu dönemi Hacı Bektaşı Veli gibi şahısların eserlerinde geçen kelimelere bile Osmanlıca diyorsunuz, halbuki eski Türkçe demeniz lazım ,hatta eski eskimiş çürümüş anlamını çağrıştırdığı ve kaba yani vulgar olduğu için kadim(ancient) Türkçe demeniz, lazım.
Aslında Selçukluca ,Karamanca vesaire diyemeyen ve Osmanlıca diyen hocalar dilcilikle alakası olmayan ve asla sözlük yazmayanlar.
Bu yüzden söylemeside onlar için çok kolay oluyor.-- 3210 (T) 22:45, 2 Aralık 2007 (UTC)
Sence bu Türkçe'nin temellerini tartışmaya açmak için yeterli mi? Bu kadar temel kurallarda değişiklik yapmak için Türkçeyi VikiSözlük te tartışmakta yetmez. Biz kim oluyoruz da Türkçe ye yön vermeye çalışalım.(ben şahsen çok temel değişiklikten yana değilim) --Viki
Aslında tartışma iyidir.
Ben aslında tartışma kelimesi munakaşa kelimesi yerine olduğu için müzakere demeyi tercih ediyorum.
Tartışma(müzakere anlamında) olması - nezaket içerisinde kalması kaydıyla kavgaya ulaşmaması şartıyla -gelişimin alametidir.
İngilizce Wikipedia da bir aralar okumuştum , tartışmanın konuyu geliştirmesinden bahsetmekte idiler.
Bu tartışma olmasa idi , bu yazıyı yazabilirmiydim? Bir düşün, yazmaya vakit bile ayıramazdım. Sizde bu kadar farklı fikirden haberdar olamazdınız. Ben de O kadar kıymetli vaktimi Türkçenin hatırına buraya alıyorum. Biz kim oluyoruz ki demene katılmıyorum , tasnifli luğat çalışmaları yapan bendeniz için deyim en azından kendimi aşağı, onlarıda üstün görmüyorum.
Aklı olan herkesin mantıksız uygulamaları kritik etme ve değelerlendirme hakkı vardır.
Haşa Türkçeye yön vermeye kalkmıyorum ,ama 30 yıllık türkçeyi yanlış yönlere yönlendirenlere hayır diyorum.
Mesela: Sıfat isim Cumhuriyet devri kitaplarında var.
Ben "var olanı" bozmak isteyenlere karşı Türkçeyi, Türkçenin devrilmesini yıkılmasını, Türkçenin Siyasallaşmasını istemediğim için mevcut olanı öğrendiğimi savunuyorum , tarihsel mantıki olanı vicdani olarak savunuyorum.-- 3210 (T) 22:45, 2 Aralık 2007 (UTC)
Ortada ciddiye alınabilecek karşı bir kitlede yok. -- 3210 (T) 06:26, 4 Aralık 2007 (UTC)
Bir dil üzerinde çalışmak bilimsel bir konudur. Bilim adamı olmayanların bu kadar ciddi yönlendirmeye girmeleri doğru değil.
Bana uluslarası literatürde bir tane yapısal dilci açıklamaları olan bir türk dilci hoca göster ben özür dileyeceğim ve dediklerimin hepsini geri alacağım. Bu alemi de terk edeceğim.
Üniversitede dil eğitimini özne yüklem düzeyinde veren dilciler mi bu konuda karar versin onlar mı yapsın?
Şu Vikisözlükte bile olmayan ve fikirlerini burda herkesin huzurunda tartışmaya açmaya kalkamayacak dilciler mi karar verecek. Bu cesareti olmayan dilciler mi karar verecek.
Mantığıma yatmazsa prof'un küpü olsa üzülerek söylüyorum , kaale almam .-- 3210 (T) 22:45, 2 Aralık 2007 (UTC)
Senin düşünceni temsil eden bilim ve yazar çevresi oluşmadıkça, kaliteli eserler vermedikçe var olanları kural olarak kabul etmek zorundayız. --Viki
Farklı düşünebilirsin ama iş uygulamaya gelince tartışmalar ile bir karara varmadığımız sürece TDK ve resmi olarak okutulan Türkçe nin kurallarına göre madde oluşturmak durumundayız. Lütfen artık bu konuda anlaşalım. Bunu şuna benzetebilirsin. Anayasada birçok insanın eleştirdiği beğenmediği bölümler olabilir. Belki gerçekten değişmesi gerekiyordur. Ama değişene kadar uymak zorundasın. Beğenmiyorum, karşıyım bu nedenle uymuyorum diyemezsin. Konuları tartışalım ama sonuca varmadan mevcut kurallara müdahale etmeyelim. --Viki
Nişanyan a karşı tutumunuda anlayamıyorum. Google groups daki yörük yazını gördüm. Gerçekten ürkütücü. Bir insana Ermeni olduğu böyle saldırılması korkunç. (Kayı konusunda "ırkçılık" şüphemden bahsetmiştim. Acaba doğru mu?) Tüm yazıya dayanak olarak gösterdiğin nokta "yörük=berduş" denmiş bu durumda Nişanyan büyük bir kasıtla yörüklere "kötü" demiş. Burada çok kötü bir analiz yapılmış. Hiç dilden anlamayan bir insan bile Nişanyan ın "yörük" maddesinden "kötü" anlamını çıkarmaz. Buradan hareket ederekte işi Türklüğe hakarete kadar getirmişsin ki "inanılmaz". (Şimdi bazı insanların 301. maddeyi kaldırmak için neden bu kadar mücadele verdiğini daha iyi anlıyorum) Yani adalet senin elinde olsa bu tür yanlış anlamalarla işi vatana ihanete kadar getirip insanları asacaksın. Bu tanımı bir Türk yapsaydı acaba aynı yorumu yapacak mıydın? Üstelik "kötü" olarak gördüğün "berduş" un "omuz üstünde, sırtında" anlamına da geldiğini ve "evi omuzunda" gibi bir anlamla "yörük" ü (göçebeliğini) tanımladığını biliyormuydun? "niyet okuma" konusunda Türkiye'de çok kesim sıkıntılı. Bir yeniside senden gelmesin. Sanırım Nişanyan a bir özür borçlusun. --Viki 09:53, 1 Aralık 2007 (UTC)
Ama yukarıda yazdığımı okursan çok rahat anlarsın ki; Nişanyanı bizim en ala dilcilere değişmem. Ama onun kaynaksız berduş anlamını yüklemesine bir yörük olarak elbette kabul edemem. Berduş'un "omuz üstünde, sırtında" anlamına da geldiğini ve yörüklere denmesini makul görüyorsun. Sorarım sana faraza birisi kalkıp size "Berduş Viki!" veya "Berduş Orhan!" dese alınmaz mısın? Elbette alınırsın. Berduş kelimesi ıstılahi anlamda halkın kullandığı anlamda hakaret olarak kullanılır. Serseriye yakın anlamında kullanılır. Faraza size "Nişanyanabezirganlık yapmayın!" desem alınırsın hakaret algılarsın. Kelime anlamı ile halkın o kelimeye yüklediği anlam sende farkındasın farklı olabilir. Önemli olan kamu bu kelimeden ne anlıyor.
Şunu unutmamak lazım ki Türk kelimesi 1911 e kadar ki eski ingilizce sözlük ve ansiklopedilerde güzel yakışıklı asil ırk anlamları "güzel genç" kalan anlamları veriliken sonraları ahmak , idiot vb anlamlar verilmeye çalışılıyor. Sadece ilk kez Nişanyan sözlükte yörük için anlamlarına berduş diyor. Şimdilerde greklerin Amerikada türk kelimesine barbar demeye şalışmaları gibi, bir şey. Niyet okumuyorum, tam aksine onun yazdığını yazıyorum.
Nişanyan bana kaynak gösteremezse bu memlekete ve yörüklerin her birine özür borcu olacak.
Malumdur ki berduş'un etimolojik anlamından çok ıstılahi anlamı daha önemlidir. Niyet okumuyorum."
Mesela,Etrak-ı bi-idrak" kelimesi ;"İdraksız Türkler" demek olup Osmani kültürde tevazuu (kendini alçaltma) vardır. Netekim Osmani'ler Kayılar'lılar kendileri dışındaki her milleti değişik ünvanlarla taltif etti. Mesela ; Ermenilere Millet-i Sadıka , Kürtlere nim-seyyid , Araplara nesli peygamberi veya doğrudan seyyid, rumlara ,siz ne asil milletsiniz bize Kur'an'da bir ayet bile yok size koskoca Rum Suresi var , demişlerdir. Peki siz kimsiniz? deyince biz etrak-ı bi idrak'ız derlerdi. (Ama bu arada imparatorluk idare ederlermiş ,herkese iltifat ederek .) ve necisiniz? denince kendilerini gösterek acizane bendeniz (yani farsça köleniz demek) eşi için de bu da cariyeniz (bu da kadın köleniz) , size ne getirsinler, derlerdi. Bir kavme hadim olan, o kavmin efendisi olur, derlermiş. Bu kullanım el an büyük tüccarlarda da vardır , işler nasıl deseniz? trilyonları çeviren işadamları "fakirhane de idare ediyoruz, işte" diyorlar. Tatarları posta idaresinde , Rumları hariciyede , Ermenileri sanatta , Süryani'leri mali işlerde istihdam etmişler.
Nişanyanda sadıkane olsun ben bi idrak olmaya razıyım. Ama sözlüklere sadakat olmadan uydurma açıklamalarla yörüklere berduş diyemez. Onu edebe davet eder "Adem zade biedeb nest, adem nist" derim. Bizden korkulmaz 301 e bende külliyen karşıyım. Fikir özgürlüğüne sonuna kadar tarafım ama kabalığa hele atalarıma hakarete asla katlanamam. Yanlışı atalarıma hakareti şak diye söylerim. Hata yapana da "Edep Yahu!" der, edebe davet ederim. Bu edebe davet korkunç olmaksa korkunçluğu kabul ederim.
Bunu bir türk yapsa ona da aynısını derdim. Ama usta bir dilciyse özür dilemesse asla affetmem. Irkçılık konusuna gelince kafatasçı olmadığımı zaten yazılarımdan anlarsın. Ama kayı, yörük konusuna özel ilgim olduğu doğru. Bu ırkçılıksa , ne diyeyim ondan olsun.-- 3210 (T) 22:45, 2 Aralık 2007 (UTC)
Dikkat edersen Divan-ı Luğat-i Türk den kelimeler girmeye çalışıyorum. Öz Türkçe Akrabalık terimlerini geliştirmek için şablonlar hazırlıyorum. Türkçeye ve Türklüğe ve yörüklüğe hakaret edenlere tavır alıp bilimsel eleştiriyorum. Ben Türkiyeyi ve türkçeyi osmanlının devamı olarak görüyorum. Dedem nenem Osmanlı benden farklı demiyorum. Ben onların torunları , Cumhuriyet'te Osmanlının devamı olarak görüyorum. aca cece lala abçı kölemez en kadimleri kayılardan ekledim. Ağababa nedir, bilmezlerdi. Ne artı değerler kattım ,ne. Farsça şimdi sevmesekte bizim şimdi sayacağımız kelimelere yani abdestimize canımıza dostumuza alevimize sünnimize aynı kelimelerle girmiş bir vak'a ki Atatürk bizim köyden senin değil. Cumhuriyette benim, Osmanlıda ben. Kelime girmekle arap kültürü arasında bağlandı yok can farsça canan farsça bunları girmek türklüğü tanımak demektir. Zaten nişanyana bu yüzden dilci olarak çok yönünü beğenmeme rağmen Atatürk gibi adamlar yörük kökenli olduğu için, yörük berduş demektir, dediğinden özür dilemeli diyorum. -- 3210 (T) 06:26, 4 Aralık 2007 (UTC)
Bir yazarı eleştirirken Ermeni,Türk,Alman asıllı olduğunu söylemek kasıt yoksa gereksizdir. (biyografi yazmıyorsun) diyorsunuz, bence kim dedi nerede dedi hangi makamda dedi .ne için dedi gibi 5N 1K çok önemli. Her dilci sormalı nerde ne zaman kim dedi. Yörük kelimesinde berduş yorumu hoş değil. Ama senin ırkçılığa karşı olmanda güzel bir şey . tebrik ederim. İnsan ırkçı olmamalı ermeniler iyi santçı aynı zamanda iyi dilciler. Ama millet-i sadıka özelliklerini bozmamalılar. Çok kaliteli ilkeli pozitif ermeniler şüphesiz var. Ben Nişanyanıda onların arasında sayardım . Ama bu tesbitimden sonra kuşku ve tecessüs radarıma girdi. Bundan sonra daha dikkatli takip edeceğim.-- 3210 (T) 06:26, 4 Aralık 2007 (UTC)
Bu wiki aleminde sen de bilirsin ki nezaketli üslup en esaslı vazgeçilmez kuraldır. Sen demeniz nezakete uymaz ama ondan daha ziyade azarlar tarzı uslubunuz yönetici açısından uygun düşmüyor. Ama dersen senden uslup öğrenmeyeceğim , siz bilirsiniz, derim. Burada kısaltma , kısa veya öz yazışmada problem yok. Ama karşılıklı müzakere edeceksek nezaket olmalı. Elbette wikisözlük benim yönlendireceğim yani sadece benim dünyam değil ,ama bana mesaj geliyorsa benim dünyam sayılır , benim dünyamda nezaket var. Ortama tabii ki uyalım. Ben kural koymaya veya değiştirmeye çalışmıyorum. Doğal olanı istiyorum. Nezaketli sizli bendenizli efendimli konuşmayı bekleyenlerden nefret etmek bence yanlış bu onların hakkı olabilir. Nezaket ilkesini yapmacık görmemek lazım, ben kırılmasamda başkalarında kırılganlık olabilir. Nezaket ilkesi karşılıklı kırılmaların önüne geçen paratönerdir.-- 3210 (T) 06:26, 4 Aralık 2007 (UTC)
Merhaba, Maddelerde yazılışlar bölümünü sadece o dilde varsa mevcut farklı alfabelerle yazılışını göstermek için kullanıyoruz. Türkçe de Arap alfabesi ile alternatif bir yazım şekli olmadığı için Arap alfabesi ile yazımına gerek yok. Eğer sözcük Arap alfabesi ile Osmanlı döneminde kullanılmışsa aynı maddeye Osmanlıca bölümü oluşturup orada Arap alfabesi ile yazılışı gösterilebilir. Yazılı kaynaklarda hiçbir zaman Arap harfleriyle kullanılmamış yeni sözcükler ise hiçbir şekilde Arap alfabesi ile yazılmamalı. --Viki 07:42, 29 Kasım 2007 (UTC)
Merhaba, Internette "Kayı Türkçesi" ile ilgili bir kaynak bulamadım. Başka bir ismi var mı? Şu an konuşuluyor mu? nerede? ne kadar yaygın? Bu konuda kaynak/kaynaklar verebilir misin? Genelde "Kayı" konusunda sadece sen bilgi eklemişsin. Bu verilerin güvenli olması için belli ölçüde doğrulanabilmesi gerekiyor. Kolay gelsin. --Viki 09:48, 29 Kasım 2007 (UTC)
Internette "Kayı Türkçesi" ile ilgili bir kaynak bulamamamanız çok normal.
Kayılar kayınlık ilişkisiyle çok karışmış bir boydur.
Bu boyun içerisinde en karışmayanı Kayılar kaza merkezi ve etrafıdır.
Başka bir ismi var mı? bilmiyorum. Ama ona kısaca İstanbul Türkçesinin bozulmamışı diyebilirsin.
Şu an konuşuluyor mu? dersen evet. Mesela ben kısmen kullanıyorum. Hanımın muhalefetine rağmen.Anadolu da Erbaaa taraflarında sanırım kısmen yaygın kullanılıyor.
En çok nerede? dersen, Rumelide Kayılar kazası civarında çok yaygındı. Saf Kayı varlığı orda kayılar kazasında vardı. Ama mubadelede Türkiyenin dört bir tarafına dağıldılar. Oraların lokal şivelerinden etkilendiler. Bayağı dil anlamında bozuldular. Çok kelime kayboldu. En son televizyonlar tüy dikti. Yeni kuşaklar o kelimatı hiç bilmez.
Ne kadar yaygın? olduğu konusunda bir şey söylemek güç.Araştırma lazım.
Bu konuda kaynak/kaynaklar verebilme konusuna gelince bu konuda yapılmış araştırma olduğunu duymadım. yani konu oldukça bakir. Ama bir araştırma olsa belki % 40 -50 si kurtarılabilir.
-- 3210 (T) 07:16, 7 Aralık 2007 (UTC)
کوز maddesini tekrar incelesek mi? Silinmesinde acele etmesek ve belli tartışmadan sonra silsek hata yapmamak için yerinde olur.-- 3210 (T) 07:31, 1 Aralık 2007 (UTC)
Merhaba, "Zaman" maddesinde albüm, internet sağlayıcı, okul adı gibi özel isimler eklemişsin. Eğer bu tip özel isimlere girecek olursak başedemeyiz. Her okul her internet sağlayıcı adı sözlük maddesi olmamalı. Bunun devamıda gelirse bakkal adından apartman adına kadar herşeyi girmeye başlanır ki sözlüğü kullanılmaz hale getirir. --Viki 11:21, 5 Aralık 2007 (UTC)
Viki bu çevri şablonunu nasıl hızlı oluşturuyorsun. işin bir kolayı var mı? Bu arada kullanıcı maddesine katkına teşekür ederim.-- 3210 (T) 07:35, 12 Aralık 2007 (UTC)
Merhaba, Vikikaynak ile ilgili duyuru, haber ve çalışma bilgilerini VikiKaynak ta verebilir misin? Ayrıca şablonların bu şekilde kullanımı amacına uygun değil. Birçok mesaj ve çalışma grubu şablonu oluşturulmuş. Bazıları kullanılmıyor. Düzenli olarak adlandırılmamış ve kategorileri yok. Gereksizleri tespit etmek zor oluyor. Mesaj şablonları için 1-2 harfli kısaltmalar kullanılıyor. Bu kısaltmalar daha önemli ve kalıcı madde şablonları için gerekli olabilir. Bu durumda bu mesajların silinmesi gerekebilir. Lütfen bunu minimumda tutmaya çalış. Mesnevi projesi için bir şablon yeterlidir. --Viki 13:16, 17 Aralık 2007 (UTC)
Merhaba, Herkese yıldız dağıtmışsın. Bu yıldız ödülü Vikipedi'de genelde herkese değilde gerçekten uzun süre katkıda bulunan (belki binlerce) ve herşeyden önce sistemi tam olarak anlamış, gelişimine katkıda bulunan farklılık yaratan az sayıda kişiye veriliyor. Bir ödül ne kadar çok kişiye verilirse değeri o derece düşer. Mesnevi katılımcıları arasında da artık düzenle şablonuna ihtiyaç duymayan "Sihl fatma" gibi kullanıcılar olduğu gibi, katkısı çok daha az ve henüz maddeleri tam olarak düzenlemeyi öğrenememiş kullanıcılar var. Hepsine aynı yıldızı vermişsin. --Viki 07:07, 18 Aralık 2007 (UTC)
Not: katkı sayılarıda çok önemli bir ölçü değildir. niceliğe değil niteliğe bakmak gerekir. Ne kadar düzenli madde oluşturmuş, gerçek bir düzenleme mi yapmış yoksa sayfa da küçük küçük çok sayıda değişiklik mi yapmış. Özellikle bazı kullanıcılar mesnevi metinlerinde bir seferde yapılabilecek değişiklik yerine nerdeyse her harf değişikliğinde kayıt yapıyorlar ve mesela bir paragraf değişikliği için 50 adet katkıda bulunmuş gibi görünüyor. --Viki 08:40, 24 Aralık 2007 (UTC)
Logoya Göktürk alfabesinden bir harfi yerleştirdim. Buradan bakabilirsiniz. Srhat 07:50, 1 Ocak 2008 (UTC)
Merhaba, Yıldız için teşekkürler. --Viki 09:21, 1 Ocak 2008 (UTC)
Vikisözlüğün ana sayfasında kullanılmak üzere simge ve şablonların tasarımını yapmaya çalışıyorum. Şu an daha bitmedi. Ancak yine de sizin bir fikrinizi almak istedim. Buradan bakabilirsiniz. Srhat ☺Mesaj☺ 08:29, 6 Ocak 2008 (UTC)
Merhaba, çördük ün "küçük mahdum" anlamıyla ilgili bilgi bulamadım. Hangi yöre/ağız da kullanılıyor? --Viki 19:20, 7 Ocak 2008 (UTC)
Merhabalar... Bana yıldız vermezseniz Vikisozluk'te bir yıldız kaybı yasanacak...:) Hani benim yıldızım... Sihl fatma ile yarısıyoruz... Ama o yıldızlı ben yıldızsızım. Ya onunkini alın ya da bana da yıldız verin... Bizi esitleyin... :))☺☺☺.Yasemin
Merhaba ilk 200 beyitin bulunduğu sayfa numaralarını 3210 kullanıcı sayfasına yerleştirdim.Nasıl olmuş bir bakarsanız sevinirim. Varsa düzeltilecek yerler düzeltirim.Kolay gelsin--SİHL Gökhan 17:46, 9 Ocak 2008 (UTC)
Üstad, ben ingilizce wikipedia da bir şablon gördüm. Onu bizim vikisözlüğe adapte etmek istedim amma maalesef beceremedim. Yardım edermisin. Ha bu arada ingilizce wikipedide şablonlarda bir harf tıklamayla anında edit edebiliyorsun gerçekten çok hoş. (e:edit) d:discuss v:view için kullanılıyor Bizimde şablonlarda az ilerleme göstermemiz lazım. Yardım lütfen. Selamlar.-- 3210 (T) 22:05, 11 Ocak 2008 (UTC)
Merhaba, ata maddesine "Kayı Akrabalık Terimleri" şablonunu eklemişsin. ata kayılarda kullanılıyor olabilir ama sadece kayılara özel değil. Tüm sözlüklerde "ata" nın baba anlamı mevcut ve Türkçe'de genel olarak kullanılan bir kelime (yöresel değil). Bu durumda tüm yöresel ağızlar için tablo yapıp "ata" maddesine eklemek gerekir ki bu sözlük maddesini kullanışsız yapar. Şimdilik bu şablon kalsın. Fakat herkes kendi yöresine ait şablon yapıp ortak kelimelere eklemeye başlarsa buna bir düzen getirmemiz gerekecektir. --Viki 11:25, 12 Ocak 2008 (UTC)
"tüm yöresel ağızlar için tablo yapıp "ata" maddesine eklemek gerekir ki bu sözlük maddesini kullanışsız yapar. Şimdilik bu şablon kalsın. Fakat herkes kendi yöresine ait şablon yapıp ortak kelimelere eklemeye başlarsa buna bir düzen getirmemiz gerekecektir."
endişene gelince, şunu belirtmek gerekirki Ata kelimesi malum özel izahlara muhtaçtı ki o izahlarıda bendeniz yaptı ve konu biraz anlaşılır oldu. Endişenize gelince bu konuda bir kaç husus var;
Birincisi; Henüz yaygın ve tehdit olmayan bir uygulamadan korkmamak lazım.
İkincisi: Devir innovasyon yani yenilikçilik devri, yeniliklere açık olmak lazım.
Üçüncüsü: Şablonlar maddeleri kullanışsız yapmıyor. Aksine zenginleştiriyor.
Dördüncüsü: "Herkes kendi yöresine ait şablon yapıp ortak kelimelere eklemeye başlarsa buna bir düzen getirmemiz gerekecektir" diyorsun ki bu durum karşısında elimizde olayı kontrol edecek enstürümanlarımız çok şükür mevcut ve dediğiniz gibi bir düzen getirmek doğrudur ve yerinde olacaktır. -- 3210 (T) 21:50, 12 Ocak 2008 (UTC)
Merhaba,
Halk ağzında kullanılan terimler için şöyle bir yöntem izliyoruz. Eğer bir terim sadece belirli yörelerde kullanılıyorsa anlamın başında "terim ve "ağız" şablonu kullanıyoruz.({{terim|halk ağzı}} {{ağız|Osmancık}} gibi) Bu şekilde bir kullanım bu terimin sadece Osmancık ta kullanıldığını gösterir. Eğer aynı anlamda başka yörelerde kullanılıyorsa onlarda belirtilir. ({{ağız|Osmancık|Amasya}} gibi) Ağız şablonunda çok fazla yöre kullanılmaz. Örneğin bir sözcük "Ordu, Rize ve Trabzon" da kullanılıyorsa bunun için {{ağız|Karadeniz}} kullanmak yeterlidir. Eğer sözcük Türkiye'nin pek çok yöresinde kullanılıyorsa yöreler tek tek sayılmaz sadece {{terim|halk ağzı}} olarak belirtilir. Kolay gelsin. --Viki 08:01, 14 Ocak 2008 (UTC)
Aslında bu müzakereleri kulanıcı mesaj sayfasında yapmak yerine Vikisözlük müzakereleri başlığı altında yapsak daha yerinde olacak. Güncel olaylar başlığı çok yavan kaçıyor. Vikisözlük müzakereleri inanılmaz vizyonlu bir kelime. Tartışma az kavga havası veriyor ve vizyonu eksik bir anlam yüklüyor. İnsana benimle veya amcanla tartışma denir ama müzakere etme denmez. Değerlendirme ise bitmiş olaya yapılabiliyor havası veriyor. Müzakere azerice vikisözlük dahil nerdeyse tüm türki lehçelerde kullanılıyor. Üstad konuyu bu açıdan değerlendirirsen mutlu olurum. Neyse yazmaya vakit kalmadı. Kolay gelsin.-- 3210 (T) 21:50, 12 Ocak 2008 (UTC)
Merhabalar Tabiki katilirim. simdi inceliyorum. Kolay gelsin --Sihl fatma
Tabi oylama bitmeseydi katilirdim. Kolay Gelsin :)--Sihl fatma
Tesekkur ederim. hep yapmak istedigim sey (terimsel anlamlarla birlikte) İngilizce-Turkce sozluk yapmaktı. Bir turlu baslayamamistim. Kismet Vikisozlukte yapmakmis. Vakit bulamadigim icin biraz yavas ilerliyor ama ikinci doneme daha hizlanacak. Elimden geleni yapmaya calisacagim. Desteginizin sonucu basarilarimizdir :) Saygilarimi sunarim. --Sihl fatma
Üstad bu şablonu edit edilebilir hale getirdim . Yalnız sayfa altlarını şimdide göstermeden içine alıyor. Yardımcı olur musunuz?-- 3210 (T) 21:27, 13 Ocak 2008 (UTC)
Merhaba, "yeşillim" halk arasında kullanılan bir sözcük mü yoksa türküde geçen bir benzetme mi? - --Viki 19:34, 15 Ocak 2008 (UTC)
Merhaba, "Konya ve Rumeli bölgesinde ipekten yapılan iç giysisi" anlamında kullanımı "diba" olarak mı "dîbâ" olarak mı yazılır. Hatalı olandaki anlamı silelim. --Viki 07:17, 16 Ocak 2008 (UTC)
Üstad ,
Merhabalar
Bugün gündemde Başbakanın Vikisözlüğü referans gösteren açıklaması vardı. Benim düzenlediğim ve geliştirdiğim türban maddesini aynen okudu ve Vikisözlük ülke gündemini işgal ediyor. İnternet sitelerinden videosunu bulabilirmisin bilmiyorum. Ama belki açıklama anasayfaya konabilir. Bu da Vikisözlüğe ilgiyi artırır. Hatta mümkünse "haftanın sözü" türban olabilir. Uygunsa bakarmısın? Bu arada wiki istatistiklerinde hangi madde en çok ziyaret ediliyor? Bunu nerden öğrenebiliriz? Her hangi bir maddeye ziyeretçilerin sayısı için sayaç koyma olanağı var mı? Kolay gelsin.-- 3210 (T) 17:25, 17 Ocak 2008 (UTC)
Teşşekkür ederim kaymakam bey bahsettiğiniz konuyu arkadaşlara duyuracağ. İyti çalışmalar--mustafahoca 20:36, 18 Ocak 2008 (UTC)
Üstadım maşallah gecenin bu saatinde bile vikisözlük için kaim ve hadim olarak varsınız. Tebrikler.-- 3210 (T) 22:50, 2 Şubat 2008 (UTC)
Saltinbas,
Bilgisayarımın arızası ve istanbulda olmam nedeniyle yöneticiliğinizi hayırlıyamadım. Yöneticilik göreviniz hayırlı olsun. Umarım başarılı bir yöneticilik sergilersiniz. Doğruluğa ve güzelliğe karşı olanlara yani haksızlıklara ve yanlışlıklara felsefenize aykırıda olsa cesaretle hayır diyebilmeniz ve gögüsleyebilmeniz temennisiyle yöneticiliğinizi tebrik ederim....-- 3210 (T) 21:22, 31 Mart 2008 (UTC)
Merhaba. Viki kullanıcısının ileti sayfasına yazdığım açıklamayı görmenizde yarar var. Sizinle tanışma imkanımız olmadığı için beni tam olarak tanımıyorsunuz ve burada bulunma amacımı bilmiyosunuz. Bu yüzden olumsuz oy vermeniz beni şaşırtmadı ama ben buraya yönetici olmak için gelmedim. Ne ise kullanıcı Vikinin ileti sayfasında yazanları görürseniz iyi olur eğer o da yeterli gelmezse ben size yeni bir açıklama yazarım. Yorumunuz için teşekkürler. Saygılar--Kök 20:50, 4 Mayıs 2008 (UTC)
Burada yeni bir öneride bulundum. Yorum yazar ya da oy verirseniz iyi olur. Teşekkürler--Kök 22:31, 4 Mayıs 2008 (UTC)
Tekrar merhaba. Özellikle 6 Mayısta yaptığım katkılara bakılırsa silme yetkisine olan ihtiyacım görünür. Ben yönlendirmelerin silinmesi derken bundan bahsetmemiştim. Deniz-i, in vb. yönlendirmeler var. Ben bu yönlendirmelerden bahsettim. Ayrıca Viki projelerinde 1.5 yıldır bulunuyorum. Deneyimli bir kullanıcı olduğumu düşünüyorum. Yani hop diye gelir gelmez yöneticilik istemek sayılmaz bu. Eğer seçilemezsem de bir şekilde halletmeye çalışacağım bu şeyleri (sil etiketi vs.) ama zaten bu yetkiyi sadece saltinbas kullanıyor o da bir yöneticiye ihtiyaç olduğu için beni teşvik etti. Yani ben hop gelir gelmez yönetici olayım demedim. . Dediğim gibi sizin beni çok yanlış tanıdığınızı düşünüyorum ama zaman içinde amacımı anlayacağınızı düşünüyorum. Saygılar--Kök 09:51, 7 Mayıs 2008 (UTC)
Merhaba. Eğer sil şablonlarını kaldıracaksanız bir neden belirtmelisiniz. Örneğin bu kullanıcı http://tr.wiktionary.orghttps://dictious.com/tr/%C3%96zel:Contributions/Hasanpolat etkin değil ve sadece onun sayfasında bulunan http://tr.wiktionary.orghttps://dictious.com/tr/%C5%9Eablon:YEN%C4%B0K%C3%96Y şablonuna koyduğum sil etiketini çıkartmanızdaki neden nedir?--Kök 20:53, 10 Mayıs 2008 (UTC)
- Kendinizde yanlış yaptığınızı ikrar ederek mealen diyorsunuz ki "2008 de devam ettiği bana iletilseydi bu sillere gerek kalmazdı." O zaman devam ediyorsa silinmemesi lazım gelmez mi? Bendeniz bu beyanınız üzerine sil etiketlerini kaldırdım. Belki şablonlardan bir tanesine sahip olan grup becerikli bir kullanıcı grubu olmamış olabilir. Ama diğer kullanıcı şablonlarına da sil etiketi koymanız, hele olumsuz oydan sonra koymanızın hiç şık olmadığını üzülerek belirtmeliyim. ben bu tip kullanıcılar arası kısır tartışmalar yerine, maddeler üzerine müzakerelerde bulunmayı tercih ediyorum. -- 3210 (T) 21:24, 10 Mayıs 2008 (UTC)
Kuklanızı da mı oylamaya kattınız--Kök 17:13, 1 Haziran 2008 (UTC)
Viki, Bizim almanca vikiyi esas almamız bana kalırsa yanlış. Çünkü almanca tercümeler almancada çok yetersiz. İngilizce wictionary den tercümelerin kopyasını aldığımızda bizim türkçe vikisözlük'e uyarlanacak hale gelse. Yani Copy past'la aynı bizim mevcut yapı gibi olması için ingilizce şablonu kabul edecek bir şablon ayarlasak, daha kolay olmaz mı? -- 3210 (T) 06:17, 2 Ekim 2007 (UTC)
Merhaba, haftanın sözcüklerini genellikle Eski Türkçe ( Arapça değil ) kelimelerden seçmeye çalışıyoruz. "baba" sözcüğü Sevan Nişanyan'a göre tüm dillere çocuk dilinden geçmiştir. Bu yüzden "ay" sözcüğünü haftanın sözcüğü yaptım. Ayrıca haftanın sözcüğünün değiştirmek için ana sayfaya mühahale etmenize gerek yok. Sadece haftanın sözcüğü şablonunu değiştirmeniz yeterli.--Saltinbas 05:19, 18 Haziran 2007 (UTC)
Selam. Pek Vikisözlük'e uğramam ancak, bu maddeyi görünce çok şaşırdım. Sizin gibi deneyimli bir kullanıcıdan böyle ansiklopedik olmayan bir yazım tarzı ve mantığı beklemiyordum...--Sabri76 09:24, 14 Kasım 2009 (UTC)
-- 3210 (T) 03:55, 15 Kasım 2009 (UTC)
Selamlar. Görüşlerinizi belirttiğiniz için teşekkürler. Merak ettiğim Vikikaynak'ta neden girdikleriniz silindi? ve koskoca bir projenin kocaman sayıdaki katılımcılarının neden birden bire yok olduğu? Şu an Saltinbas'ın dönebileceğini düşünüyorum. Diğerleri 1 yılı aşkın ortada yok ve bekleniyorlar Tabii bu arada yanımıza yeni kullanıcıları da katıyoruz tabii...--Sαвяí¢αи76ileti 16:11, 21 Şubat 2010 (UTC)
Değerli Saltinbas,
Vikisözlüğe tekrar hoş geldiniz.
Yıllar oldu galiba vikisözlük size hasret kaldı.
Sizlerden sonra vikisözlük çalışma grupları tamamen dağıldı.
Vikisözlükte yönetici olmayanlar dışardan müdahale ile geldiler ve silicilik örneği gösterek wikipedia kurallarının tamamını çiğnediler ve daha önce vikipedi bizzat uğraştığım ve silici takım dediğim kişilerden birisi herşeyi sildi. Bu konuda Taraf gazetesi köşe yazarı Hıdır Geviş de - benim yıllar evvel Vikipedi adminleri hakkında belirttiğim ve engellenmeme sebep olan eleştiyi - köşe yazısında aynı eleştiriyi tekrarlayarak vikipedide gerici kast olduğunu ve yeni yazarların yazılarını sildiğini belirtiyordu:
TEK KELİMEYLE:Türkçe Wikipedia tam bir felaket.Bir çeşit bedava internet ansiklopedisi olan Wikipedia, bilgiye ulaşmak için iyi bir kaynak, ancak Wikipedia’nın Türkçe sayfaları rafları boş kütüphane gibi, hiç bir konuda yeterli bilgi bulamıyorsunuz, görünüşte Vikipedi’de herkes yazabilir ama, değil.. Orada oluşmuş gerici bir kast var ve bunlar yazarların yazılarını siliyor.
Bu gruptan birisi sizin alt sayfanızda da gördüğüm yörük sözcükleri alt sayfamı dahi reklam diye SİLDİ. Sanırsınki şirketimiz var, sanki ticaret yapıyoruz. Yörük sözcükleri yakutça sözlükler vs ne varsa hepsi silindinasıl reklam oluyorlarsa??? hala anlamıyorum, ANLAYAMIYORUM. Tabii amaç üzüm yemek değil, yani vikisözlüğü geliştirmek değil, amaç BAĞCIYI DÖVMEK olduğundan sürmene vikisözlük çalışma grubu kullanıcıların bütün alt sayfalarının sildiler. Bütün sürmene kullanıcılarımızı da bu suretle vikisözlükten KAÇIRTDILAR. Hayırlı olsun.
Hatırlarsanız, geçmişte sizlerle sürmene öğretmen ve öğrenci grubu olarak muhteşem bir çalışmamız olmuştu ve Vikisözlüğe Sürmene grubu olarak 100.000 lerce kelimeyle katkı sağlamıştık.
Bu hadiselerden sonra bendeniz de Vikisözlükten bütünüyle soğudum.
Kullanıcı adımla değilde anonim kullanıcı olarak zaman zaman editlerde bulundum.
Ama, yıllar sonra tekrar gelişinize cidden sevindim.
Tekrar hoş geldiniz.
Teşekkürler ve iyi çalışmalar.-- 3210 (T) 05:22, 23 Haziran 2010 (UTC)
Selamlar. Controversy sözcüğünü controversy sözcüğüne yönlendirmek gereksizdir. Çünkü yazıldığı zaman zaten çıktığı gibi, özel bir isim olmadığından küçük harfle başlar. İyi çalışmalar...--Sαвяí¢αи76ileti 08:29, 17 Ağustos 2010 (UTC)