run

run (belirtme hâli runu, çoğulu runlar)

III-XIII. yüzyıllarda İngiliz İskandinav dillerinde kullanılan runik alfabenin harflerinin her biri

Göktürk yazıtlarında kullanılan yazı türünün harflerinden her biri

Fransızca run (fr)

runla, runlu, runsa, runsuz

IPA^(anahtar): ˈɾun, çoğulu IPA^(anahtar): ɾunˈlaɾ

Heceleme: run

IPA^(anahtar): ɹʌn

Dinle (ABD aksanı)

(dosya)

Heceleme: run

run (çoğulu runs)

1. koşu
2. kaçış
3. acele
4. kaçık (çorap)
5. yolculuk
6. akış
7. corum

IPA^(anahtar): ɹʌn, çoğulu IPA^(anahtar): ɹʌns

Dinle (ABD aksanı)

(dosya)

Heceleme: run

I just got back from my morning run.

I need to make a run to the store.

During his run from the police, he claimed to have a metaphysical experience which can only be described as “having passed through an abyss.”

run

koşmak

yarışmak

kaçmak

akmak

dökülmek

yönetmek

çalışmak (makine, bilgisayar programı)

çalıştırmak

Run, Sarah, run!

The horse ran the length of the track.

Every day I run my dog across the field and back.

Whenever things get tough, she cuts and runs.

My uncle ran a corner store for forty years.

You'll have to run the water a while before it gets hot.

My car stopped running.

(Proto-Cermence): *rinnaną → (Eski Norsça): rinna ve (Eski İngilizce): rinnan, iernan → (Orta İngilizce): ronnen

run (karşılaştırma more run, üstünlük most run) (kıyaslanabilir değil)

erimiş

Put some run butter on the vegetables.

run

1. gerçek, hakikat