Merhaba, buraya
in kelimesinin anlamını aramaya geldiniz. DICTIOUS'da
in kelimesinin tüm sözlük anlamlarını bulmakla kalmayacak, aynı zamanda etimolojisini, özelliklerini ve
in kelimesinin tekil ve çoğul olarak nasıl söylendiğini de öğreneceksiniz.
in kelimesi hakkında bilmeniz gereken her şey burada.
in kelimesinin tanımı, konuşurken veya metinlerinizi yazarken daha kesin ve doğru olmanıza yardımcı olacaktır. XXX'in ve diğer kelimelerin tanımını bilmek, kelime dağarcığınızı zenginleştirir ve size daha fazla ve daha iyi dilsel kaynaklar sağlar.
Türkçe
Söyleniş
- IPA(anahtar): ˈin
- Heceleme: in
Köken
- Eski Türkçe in (in)
Ad
in (belirtme hâli ini, çoğulu inler) -ni
- (primatlar) insan
- (sosyoloji) yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk
- Porsuğun ini.
- (yüzey bilimi) mağara
Deyimler
Çeviriler
Kaynakça
Eylem
in
- inmek (eylem) sözcüğünün dilek-emir kipi basit ikinci tekil şahıs olumlu çekimi
Zıt anlamlılar
Çağatayca
Ad
- hayvanların, kuvuk, küçük gar ve kuş ve tuyurın mekyan-u yuvası
Felemenkçe
Belirteç
in
- içinde
Gagavuzca
Söyleniş
- Heceleme: in
Köken
- Eski Türkçe in (in)
Ad
in
- in
Kaynakça
- Etymological Dictionaries - Andras Rajki
İngilizce
Söyleniş
- IPA(anahtar): /ɪn/, /n̩/
- Heceleme: in
Köken
Orta İngilizce in, o da Eski İngilizce in, o da Proto-Cermence *in, o da Ana Hint-Avrupa dili *en kelimelerinden gelmektedir.
İlgeç
in
- (bir şeyin) içinde, dahilinde, (bir yer) -de.
- I'm living in London.
- She saw the bus in the rear-view mirror.
- (bir şeyin) içine.
- Don't put coal in the bath.
- bir şeyin belirli bir zamanda gerçekleştiğini belirtmek için kullanılır. (sabah, ... yılında vb.)
- They met in 1885.
- bir şeyin ne kadar zaman sonra gerçekleşeceğini belirtmek için kullanılır.
- I'll see you in fifteen minutes.
- birinin duygusal veya fiziksel durumunu, yaşını, işini veya bir şeyin sırasını, yerini vs. belirtmek için kullanılır. (çoğunlukla bir isimden önce gelir)
- They are in love.
- sayısal bir değerin bütüne oranını, yüzdesini belirtmek için kullanılır.
- One in ten people uses this shampoo.
Belirteç
in
- içeri
- Come in.
- (bir şeyin) içende, içeride
- We were locked in.
Ön ad
in (karşılaştırma more in, üstünlük most in)
- (teklifsiz konuşma) in, moda
- Pastels and light colors are in this year.
Eylem
in
- (eski) içine almak
- He that ears my land spares my team and gives me leave to in the crop. – Shakespeare
Latince
Belirteç
in
- içinde
Romanşça
Sayı adı
in
- bir
Slovence
Bağlaç
in
- ve
Kaynakça
- KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.