Merhaba, buraya
son kelimesinin anlamını aramaya geldiniz. DICTIOUS'da
son kelimesinin tüm sözlük anlamlarını bulmakla kalmayacak, aynı zamanda etimolojisini, özelliklerini ve
son kelimesinin tekil ve çoğul olarak nasıl söylendiğini de öğreneceksiniz.
son kelimesi hakkında bilmeniz gereken her şey burada.
son kelimesinin tanımı, konuşurken veya metinlerinizi yazarken daha kesin ve doğru olmanıza yardımcı olacaktır. XXX'in ve diğer kelimelerin tanımını bilmek, kelime dağarcığınızı zenginleştirir ve size daha fazla ve daha iyi dilsel kaynaklar sağlar.
|
Ayrıca bakınız: -son, SON, Son, Sơn, Ṣon, son', son-, so'n, són, sôn, søn, sơn, sờn
|
Dillerarası
Sembol
son
- (ISO 639) Songhay dilleri için ISO 639-2 ve ISO 639-5 standartlarında tespit edilen uluslararası dil kodu.
Ek okumalar
- İngilizce Vikipedi'de son
Türkçe
Köken
- Osmanlı Türkçesi صوڭ sözcüğünden devralındı, o da *soŋ (“bitiş, sonrası”). Eski Türkçe soydaş (soydaş); Kazakça соң (soñ), Teleütçe соҥ (soŋ),Özbekçe so'ng, Yakutça онтон (onton) ile soydaştır.
Söyleniş
Ad
son (belirtme hâli sonu, çoğulu sonlar)
- bir şeyin en arkadan gelen bölümü
- eş anlamlıları: âkıbet, bitim, nihayet
- zıt anlamlısı: baş
- Kışın sonu.
- Bu yolun sonu.
- hudut, sınır, uç
- (fizyoloji, jinekoloji) döl eşi
- (mecaz) ölüm
Çekimleme
Deyimler
çıkmaz ayın son çarşambası,
hafta sonu,
son ağırlık,
son birim,
son bulmak,
son ek,
son günü,
son meşime,
son sayı,
son vermek
son zaman
Çeviriler
Ön ad
son (karşılaştırma daha son, üstünlük en son)
- artık ondan ötesi veya başkası olmayan
- zıt anlamlısı: ilk
- Son atlıkarıncayı Kadırga meydanında birkaç yıl evvel görmüştüm. — H. A. Yücel
- en arkada bulunan
- Son vagon.
- olanca
- Son kuvvetiyle: "Yâ Ali!" diye bağırdı. — M. Ş. Esendal
- şimdiki zamana en yakın zamandan beri olan veya bu zamanda yapılmış, olmuş olan
- eş anlamlıları: âhir, biten
- zıt anlamlısı: ilk
- Gündüzün son ışıklarıyla beraber sanki odadan eşya da çekiliyordu. — P. Safa
Çeviriler
biten
- Almanca: zuletzt (de)
- Aragonca: zaguer (an)
- Arapça: أَخِير (ar) (ʾaḫīr)
- Azerice: axır (az), son (az)
- Baskça: azken (eu)
- Bengalce: শেষের (bn) (śeṣer)
- Bretonca: diwezhañ (br)
- Çekçe: poslední (cs)
- Çince: 最后的 (zh), 末尾的 (zh)
- Danca: sidst (da), yderst (da)
- Esperanto: lasta (eo), fina (eo)
- Estonca: viimane (et)
- Farsça: در آخر (fa)
- Felemenkçe: laatste (nl)
- Fince: viimeinen (fi), taimmainen (fi), takimmainen (fi)
- Fransızca: dernier (fr)
- Gagavuzca: son (gag)
- Galce: olaf (cy)
- Galiçyaca: derradeiro (gl)
- Guarani dili: ipahague (gn), ipahaguáva (gn)
- Gucaratça: અંત્ય (gu) (antya)
- Hintçe: अंत्य (hi) (antya), आख़िरी (hi) (āxirī)
- İbranice: אחרון (he)
- İngilizce: last (en), final (en)
- İspanyolca: último (es)
- İsveççe: bakerst (sv), sist (sv), ytterst (sv)
- İtalyanca: ultimo (it)
- Japonca: 最後の (ja)
- Keçuva dili: ch’ulli (qu)
- Korece: 최후의 (ko) (choehuui), 마지막의 (ko) (majimagui), 맨끝의 (ko) (maenkkeutui)
- Korsikaca: ultimu (co)
- Latince: ultimus (la)
- Lehçe: ostatni (pl)
- Macarca: utolsó (hu), végső (hu)
- Malgaşça: fara (mg)
- Marathi dili: शेवटचा (mr) (śevaṭcā)
- Pencapça: ਆਖ਼ਰੀ (pa) (āxrī)
- Portekizce: último (pt)
- Rumence: ultim (ro)
- Ruanda dili: cya nyuma (rw), wa nyuma (rw)
- Sanskritçe: अन्त्य (sa) (antya)
- Sırp-Hırvatça:
- Kiril: последњи (sh)
- Latin: posljednje (sh)
- Sicilyaca: ùrtimu (scn)
- Slovakça: posledný (sk)
- Slovence: zadnji (sl)
- Tatarca: axır (tt)
- Türkçe:
- Eski Türkçe: sonuk (otk) (sonuk), umay (otk) (umay)
- Vietnamca: cuoi (vi), cuoi cung (vi)
- Yunanca:
- Modern Yunanca: τελευταίος (el) (teleftaíos), έσχατος (el) (éschatos), ύστατος (el) (ýstatos)
- Zuluca: hlala isikhathi (zu), hlala kungonakali (zu)
|
Kaynakça
Atasözleri
Azerice
Söyleniş
- Heceleme: son
Ad
son
- son
Fransızca
Söyleniş
- Heceleme: son
Ad
son
- (akustik) ses, seda, ün
Gagavuzca
Söyleniş
- Heceleme: son
Köken
- Eski Türkçe song (song).
Ön ad
son
- son
Kaynakça
- Etymological Dictionaries - Andras Rajki
İngilizce
Farklı yazılışlar
Söyleniş
Köken 1
- Orta İngilizce sonn sözcüğünden devralındı, sone, sun, sune, o da Eski İngilizce sunu (“son”) sözcüğünden devralındı, o da Ana Cermence *sunuz sözcüğünden devralındı, o da Ana Hint-Avrupa dili *suHnús sözcüğünden devralındı, o da Ana Hint-Avrupa dili *sewH- (“doğurmak; hamile olmak”) sözcüğünden.
Ad
son (çoğulu sons)
- bir yaşlıya ya da otorite olan şahsa çok yakın olduğundan oğul addedilebilecek kimse
- dış tesirlerle bir hareketin parçası olmuş kimse
- He was a son of the mafia system. — Mafya sisteminin evladıydı.
- evlat edinilmiş erkek
- (aile, primatlar) oğul
- zıt anlamlılar: father, mother, parent
- Before the birth of the man's child, he said: "I want a son, not a daughter." — Adam, çocuğu doğmadan önce "Kız değil, oğul istiyorum." dedi.
- The pharaohs were believed to be sons of the Sun. — Firavunların Güneş'in oğulları olduğuna inanılıyordu.
- (bilişim) bir dosyanın bir önceki sürümünden (father) türemiş son sürümü.
Üst kavramlar
Türetilmiş kavramlar
Köken 2
- Orta İngilizce sonen sözcüğünden devralındı, sunen, o da üstteki isim.
Eylem
son (üçüncü tekil kişi geniş zaman sons, şimdiki zaman soning, geçmiş zaman ve yakın geçmiş zaman soned)
- (geçişli) bir oğlu üretmek (yani doğurmak, hamile bırakmak)
- Noel Polk, 1997 Outside the Southern Myth
- "I sonned a father who would not be sonned, …" – Ben oğul olmayacak bir babaya oğul oldum, …
- (geçişli) birine "oğul" diye hitap etmek.
- Jerry Flesher, 2005 Tomorrow I'll Miss You
- "“Don't 'son' me.” “I'm old enough to be your father,” he said with a dismissive wave of his hand." – “Bana 'oğlum deme.” Umursamaz bir el hareketiyle “Baban olacak yaştayım” dedi.
- Stuart A. McKeever, 2014 Becoming Joey Fizz
- "“Son—now's not the time, please.” “It's the perfect time—it's the best time fucking time I ever had. There's not gonna be another time, so don't son me, you bastard. …”" – “Oğlum, şimdi zamanı değil, lütfen.” “Bu mükemmel bir zaman; bu şimdiye kadar geçirdiğim en iyi zaman. Başka bir zaman olmayacak, o yüzden bana oğlum deme, seni piç. …”
Köken 3
- İspanyolca son (“ses”) sözcüğünden.
Ad
son (sayılamayan)
- (müzik türü) Son cubano, Afrika ve İspanyol elementleri birleştiren ve Kuba'da 19. asrın sonların ortaya çıkan bir müzik ve dans türü
- Bloomsbury, 2017 Havana: A Subtropical Delirium
- "When son' first emerged in the streets of Havana, in the early twentieth century, it was shut down by the police, as were most forms of African culture. Son groups, conjuntos, caught playing on the street, as was the tradition, had their instruments confiscated." – Son, yirminci asrın başlarında Havana sokaklarında ilk ortaya çıktığında, Afrika kültürünün çoğu şekli gibi polis tarafından yasaklandı. Sokakta an'ane icabı çalarken yakalanan son gruplarının, yani conjuntoların enstrümanlarına el konuldu.
Ek okumalar
Anagramlar
İskoç İngilizcesi
Söyleniş
Ad
son
- (aile, primatlar) oğul
İsveççe
Söyleniş
Ad
son
- (aile, primatlar) oğul
Özbekçe
Söyleniş
Ad
son
- (sayılar) sayı
Volapük dili
Söyleniş
Ad
son
- (aile, primatlar) oğul
Zazaca
Söyleniş
Ad
son e
- ant